Yazar: Aaron Sobczak
Çeviri: M. Hulusi Cengiz
Temmuz ayında yapılan bir anket, Amerikalıların çoğunluğunun Tayvan veya Ukrayna'yı savunmak için ABD birliklerinin gönderilmesini desteklemediğini ortaya koydu.
Bu sonuç, Amerikan halkının uluslararası ilişkilerde daha temkinli ve müdahaleci olmayan bir yaklaşımı benimsediğini gösteriyor. Benzer şekilde, Chicago Küresel İlişkiler Konseyi tarafından şubat ayında yapılan bir ankette, Amerikalıların %56'sının İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşında ABD'nin taraf tutmaması gerektiğini düşündüğü ortaya çıkmıştı. Yine aynı konseye göre, Amerikalıların yalnızca %40'ı ABD'nin İsrail'e komşu ülkeler tarafından saldırıya uğraması durumunda savunmak üzere asker göndermesini destekliyor.
YouGov tarafından yapılan başka bir anket de Amerikalıların dış müdahaleye karşı şüphelerini gösterdi; katılımcıların %79'u, ABD'ye doğrudan bir tehdit olmadıkça askeri müdahaleyi desteklemediklerini belirtti. Bu oran, bir müttefikin saldırıya uğraması durumunda %49'a düşüyor. Aynı araştırmaya göre, Amerikalıların haklı gördüğü tek yakın tarihli savaş İkinci Dünya Savaşı.
Buna rağmen, Washington Ukrayna ve Gazze'de barış anlaşmaları konusunda yavaş davranarak, Çin ile gerilimi tırmandırarak ve Pentagon’a devasa miktarda para aktararak dünya genelinde savaşın alevlenmesine katkıda bulunuyor. Temmuz anketini gerçekleştiren Defense Priorities sözcüsü Tucker Kass, "ABD'nin resmi dış politikası ile Amerikan halkının tercih ettiği politikalar arasında bir kopukluk var. Washington'un politikası müdahaleci, ancak halk daha sağduyulu ve mevcut politikadan daha akıllıca bir yaklaşımı destekliyor" dedi.
Defense Priorities anketine göre, katılımcıların sadece %22'si ABD'nin Ukrayna'yı savunmasını destekliyor. %46'sı karşı çıkarken, %32'si tarafsız kalmış. Tayvan’ı Çin'e karşı askeri olarak savunmayı destekleyenlerin oranı %30, karşı çıkanların oranı %37, tarafsız kalanların oranı ise %33. Ayrıca, ankete katılan Amerikalıların %44'ü Çin ile savaştan kaçınmanın Tayvan'ın özerkliğinden daha önemli olduğunu düşünüyor.
Öte yandan, Amerikalıların Ukrayna’ya gönderilen ABD askeri yardımını destekleme eğilimi giderek azalıyor. Chicago Konseyi'nin 2022 yılında yaptığı ankette Amerikalıların %79'u Kiev’e askeri yardım gönderilmesini desteklerken, 2023 yılı Eylül ayındaki ankette bu oran %63'e düşmüş. Defense Priorities’in Temmuz ayında yaptığı ankete göre ise Amerikalıların sadece %20'si Ukrayna’ya koşulsuz desteğin devam etmesini istiyor.
Amerikalıların, ABD'nin Tayvan'ı bir Çin saldırısına karşı savunmasına verdiği destek de düşüş eğiliminde. Chicago Konseyi'nin Kasım 2023'te yaptığı ankete göre, Tayvan’ın savunulmasını destekleyenlerin oranı sadece %39 iken, bu oran 2024'te %43'e yükselmiş.
İsrail'in askeri olarak savunulmasına verilen destek de düşüş gösteriyor. Chicago Küresel İlişkiler Konseyi'ne göre, 2015’ten 2021’e kadar %50’nin biraz üzerinde seyreden destek, 2024’te %41’e gerilemiş.
Amerikalılar, ABD'nin dünya meselelerine askeri müdahalesini genel olarak sorguluyor. Almanya, Türkiye, Polonya, Baltık ülkeleri, Japonya, Güney Kore ve Avustralya'daki ABD askeri üslerine verilen destek 2022'den 2023'e kadar azalmış.
Buna rağmen, bazı uyarılar da var. Amerikalılar genellikle ABD dış politikasını yakından takip etmiyor, bu da anket sorularına büyük oranda tarafsız veya "bilmiyorum" yanıtları verilmesine neden oluyor. Anketler arasında farklılıklar da görülebiliyor. Örneğin, Global Taiwan Institute tarafından 2022'de yapılan bir ankette Amerikalıların %61'i Tayvan'ın savunulmasını desteklediğini belirtmiş.
Ayrıca, kamuoyu savaş veya medya tarafından yönlendirilen güçlü anlatılardan etkilenebilir. 11 Eylül saldırılarından sonra medya, Saddam Hüseyin'in devrilmesi fikrinin normalleşmesine yardımcı oldu ve Ocak 2002'de Amerikalıların %73'ü Irak'ta güç kullanılmasını destekledi. Ancak 2024 yılında yapılan bir ankete göre, Amerikalıların sadece %32'si Irak Savaşı’nın doğru olduğunu düşünüyor.
Amerikalılar artık sosyal medya ve alternatif medya platformları sayesinde farklı görüşleri görebiliyor ve bu da Washington’un resmi bakış açısına karşı daha şüpheci yaklaşmalarına neden oluyor. Anketlerin de gösterdiği gibi, Amerikalılar Tayvan, İsrail-Hamas ve Ukrayna konularında savaş yanlısı söylemlere daha temkinli yaklaşıyor.
Cato Enstitüsü Kıdemli Araştırmacısı Doug Bandow, “Başkanlar ve diğer müdahaleciler genellikle ahlaki söylemler ve korku tellallığı yaparak askeri maceracılık için kısa vadeli kamuoyu desteği kazanır. Ancak bu taktiklerin etkisi azalmaya başladığında ve Amerikalılar ceset torbaları içinde eve dönmeye başladığında halkın coşkusu genellikle azalır. Afganistan, Irak ve diğer savaşlara karşı halkın duyduğu tiksinti de bundan kaynaklanıyor” dedi.
Kaynak: Responsible Statecraft
Aaron Sobczak; Responsible Statecraft için muhabir ve Mises Enstitüsü'ne katkıda bulunan bir kişidir. Hem lisans hem de yüksek lisans derecelerini Liberty Üniversitesi'nden uluslararası ilişkiler alanında almıştır.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.