İRAN NASRALLAH SUİKASTINA NASIL YANIT VERECEK?

System.Web.UI.WebControls.Label / İRAN NASRALLAH SUİKASTINA NASIL YANIT VERECEK? / İRAN NASRALLAH SUİKASTINA NASIL YANIT VERECEK? / hamaset.com.tr

1 Ekim 2024 Salı

139 Görüntüleme

SİYASET
Çeviren:Haber Merkezi |

Nasrallah, İran'ın Arap dünyasındaki hegemonya arayışının hem lideri hem de sembolüydü. Onun savaşçıları, İran'ın davasını Suriye, Irak, Yemen ve bölgenin ötesinde Avrupa, Afrika ve Latin Amerika'da ilerletti.

İRAN NASRALLAH SUİKASTINA NASIL YANIT VERECEK? / hamaset.com.tr

 

Yazar: Jonathan Spyer

Çeviri: M. Hulusi Cengiz

 

Hizbullah lideri Hasan Nasrallah'ın öldürülmesi, İsrail ile İslamcı düşmanları arasındaki acil çatışmanın ötesine geçmiştir.

Batılı diplomat ve yetkililerin bildiği ancak nadiren dile getirdiği gibi, Nasrallah Lübnan'ın en güçlü adamı ve fiili yöneticisiydi. Hasta haldeki resmi devleti gölgede bırakan bir askeri güce ve siyasi yapıya liderlik etti. 1992'den 2000'e kadar İsrail'e karşı başarılı bir isyanı ve 2006'da sonuçsuz bir savaşı yönetti. Batı yanlısı Lübnan milliyetçilerinin 2008'deki yenilgisinden sonra, resmi hükümet ve kabineler Hizbullah'a meydan okuyamaz hale geldi. 

Nasrallah, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda Tahran'ın bölgedeki vekillerinin söylemini karakterize eden İsrail karşıtlığı ile Yahudilere yönelik teolojik düşmanlığın bir araya getirilmesini örneklendirdi. 2002'de Beyrut'ta yaptığı konuşmada şunları söyledi: "İslami kehanetlerde bize yol gösteren işaretler ve alametler arasında, bu İsrail Devleti'nin kurulacağı ve Yahudilerin dünyanın her yerinden işgal altındaki Filistin'e toplanacağı yer almaktadır.

Bu, Mesih karşıtlığını ve dünyanın sonunu getirmek için değil, aksine Aziz ve Celil olan Allah'ın sizi dünyanın sonlarına gitmek zorunda kalmaktan kurtarmak istediği için olacak, çünkü tek bir yerde toplandıkları zaman nihai ve belirleyici savaşın gerçekleşeceği yer orası olacaktır." 

Ve başka bir yerde, Şii Aşura festivali münasebetiyle yaptığı bir konuşmada şöyle demiştir: "Eğer tüm dünyada daha korkak, aşağılık, zayıf ve ruhen, zihnen, ideolojik ve dinen zayıf bir insan aramak zorunda kalsaydık, Yahudi gibisini bulamazdık. Dikkat edin, İsrailli demiyorum." 

 

 

Nasrallah'ın ölümünün olası etkisi nedir?

 

Öncelikle siyasi ve askeri liderlikte bireylerin önemini hatırlamalıyız. Nasrallah, Kudüs Gücü lideri Kasım Süleymani gibi, İran'a son yirmi yılda başarı getiren siyasi ve askeri projenin mimarlarından biriydi. Bu proje, Süleymani'nin Ocak 2020'de Amerikalılar tarafından öldürülmesinin ardından henüz toparlanabilmiş değil. 

Nasrallah'ın öldürülmesiyle Hizbullah'ın başının kesilmesine yönelik haftalardır süren süreç tamamlanmış oldu. Genelkurmay Başkanı Fuad Şükr, Radvan Gücü Komutanı İbrahim Akil, Füze Gücü Komutanı İbrahim Kubeysi ve daha az sayıda üst düzey yetkili, son haftalarda İsrail'in hedef aldığı saldırılara kurban gitti.

 

Dün geceki saldırıda, Hizbullah'ın merkezi olan Beyrut'un güneyindeki bir apartmanın altındaki karargâh yok edildi ve 500'den fazla Hizbullah savaşçısının ortadan kaldırıldığı bir saldırının doruk noktası oldu. 

 

Elbette suikastların hiçbir garantisi yok. Ne de olsa Nasrallah, kendisinden daha az yetenekli olan selefinin öldürülmesinin ardından liderliğe yükseldi. Hizbullah'ın aldığı darbeler, temel kapasitelerini kaybettiği anlamına gelmiyor.

Hizbullah, İsrail'in kuzeyine körlemesine ateş açmaya devam ediyor ve bu da İsrail'deki 80.000 iç mültecisinin hâlâ evlerine dönemeyeceği anlamına geliyor. 

İsrailli uzmanlar, dün gece İran'ın da dahil olabileceği topyekûn bir savaş ihtimalini tartıştılar. Hiçbir şey göz ardı edilmemeli ve Beyrut'taki sığınakta Nasrallah ile birlikte öldürülen İranlı subayların kimliklerinin henüz açıklanmamış olması önemli. Hatırlanacağı üzere İran'ın 14 Nisan'da İsrail'e yönelik saldırısı, Devrim Muhafızları Generali Muhammed Rıza Zahedi'nin Şam'da öldürülmesine yanıt olarak gelmişti.

 

Hizbullah'ın intikamını bağımsız olarak alması da aynı derecede muhtemel!

 

Musavi'nin 1992'de öldürülmesinin intikamı, Buenos Aires'teki İsrail büyükelçiliğine düzenlenen bir saldırıyla alınmış, ardından 1994'te aynı kentteki bir Yahudi cemaat merkezi tahrip edilmişti. 

Hasan Nasrallah'ın öldürülmesinin asıl etkisi ahlaki bir etkidir. Dün gece Nasrallah'ın ölümüyle ilgili ilk haberler gelmeye başladığında, İsrail ordusundaki günlerimden, Hizbullah'la savaşırken ölen iki yoldaşımı düşündüm.

Umarım aileleri, dün gece bir tür kapanış hissetmişlerdir, ne olursa olsun. Son 12 saat içinde Suriyeli, Iraklı ve İranlı dostlarımla yaptığım sohbetlerden, resmi olarak İran'a bağlı güçler tarafından kontrol edilen yerler de dahil olmak üzere, bölgedeki pek çok kişinin aynı şeyi hissettiğini doğrulayabilirim.

 

Kaynak: The Spectator

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.



DİĞER YAZILAR


Haritalar ile belirlenen sınırların ötesinde

2022 © Tüm hakları saklıdır.