İSRAİL’İN GAZZE KATLİAMINDA ALMANYA’NIN İŞBİRLİKÇİ ROLÜ

System.Web.UI.WebControls.Label / İSRAİL’İN GAZZE KATLİAMINDA ALMANYA’NIN İŞBİRLİKÇİ ROLÜ / İSRAİL’İN GAZZE KATLİAMINDA ALMANYA’NIN İŞBİRLİKÇİ ROLÜ / hamaset.com.tr

27 Ağustos 2024 Salı

446 Görüntüleme

MERCEK

ABD’nin yanında İsrail’in Gazze soykırımına en çok destek veren ülkelerin başında Almanya gelmektedir. Hitler dönemindeki politikalardan ötürü İsrail’e ve Yahudilere pozitif ayrımcılık yapan Alman devleti, Gazze soykırımı ve Batı Şeria işgalinde İsrail’e çok boyutlu biçimde destek sağlamaktadır.

İSRAİL’İN GAZZE KATLİAMINDA ALMANYA’NIN İŞBİRLİKÇİ ROLÜ / hamaset.com.tr

 

Bu desteğin siyasi, askeri, ekonomik ve bilimsel olmak üzere en az dört boyutu olduğu görülmektedir:

Askeri ve ekonomik bağlamda Almanya, İsrail’e silah satışı ve finansal yardım sağlarken siyasi bağlamda İsrail’in soykırımına karşı duran halka karşı toplumsal baskı ve kolluk kuvvetleri üzerinden şiddet uygulamaktadır. Bilimsel bağlamda ise Alman devleti İsrail’e teknolojik ve akademik destek üreterek işgale ve soykırıma ortak olmaktadır.

 

Bilimsel ve Akademik Destek

Almanya devletinin İsrail’in soykırım ve işgal politikalarına desteği bilimsel ve akademik alanda birçok kurum ve kuruluş üzerinden ilerlemektedir. Bunların başında The Max Planck Society (MPS) isimli araştırma merkezi gelmektedir. Almanya’nın ‘en başarılı’ araştırma merkezi olarak bilinen bu kurumda Nobel ödüllü 31 bilim insanı bulunmaktadır. Kurum 2,16 milyar dolarlık devasa bir bütçeyle akademik ve bilimsel alanda araştırmalar yapan birçok kurumu desteklemektedir.

 

MPS’nin desteklediği aktörler arasında İsrail de yer almaktadır. Kurum, İsrail’in The Technion üniversitesi başta olmak üzere birçok kurumla iş birliği yaparak işgale ve soykırıma bilimsel ve akademik anlamda katkı sunmaktadır. Örneğin MPS, çok boyutlu desteği ile Minerva Foundation kurumu üzerinden Alman-İsrail ortaklığındaki 24 araştırma enstitüsünü desteklemektedir. Almanya Eğitim ve Araştırma Bakanlığı’nın doğrudan 380 milyon dolar vererek 1964’ten beri desteklediği bu merkezler bünyesinde İsrail Teknoloji Enstitüsü (The Technion), Weizmann Bilim Enstitüsü, Tel Aviv Üniversitesi, Bar-Ilan Üniversitesi, Hayfa Üniversitesi, Kudüs İbrani Üniversitesi gibi İsrail işgaline akademik ve teknolojik destek sağlayan eğitim kurumları bulunmaktadır.

 

İşgalin gayri askeri karakolları olarak bilinen bu üniversiteler arasında The Technion üniversitesi Elbit Systems ve Rafael gibi silah üreten şirketlerle doğrudan çalışmakta, işgalin doğal ortağı halinde çalışmaktadır. Ayrıca İsrail’in teknoloji üniversitesi olarak bilinen öğrencilerinin İsrail ordusunda asker olarak vazifelendirildiği bu kurum, Filistinliler üzerine tatbik edilen yüz tanıma teknolojisini üretmektedir.

 

Corsight ve Cortica

Öte yandan bir yapay zekâ şirketi olan ve Filistinlilere yönelik sistematik baskı, işgal ve soykırım politikalarına teknolojik destek üreten İsrail firması Corsight firması ile de MPS’nin doğrudan iş birliği yaptığı iddia edilmektedir. Corsight’ın kurduğu teknolojik sistemin, gözetleme kameralarından, fotoğraflardan ve diğer görsel kaynaklardan alınan bilgileri işleyerek bir bireyin yüz modelini oluşturduğu ve hatta yakında bu modelleri yalnızca genetik materyal kullanarak inşa edeceği iddia edilmektedir.

 

 Corsight’ın kurucuları Raichelgauz ve Odinaev de dahil olmak üzere, birçok araştırmacısı, kendi ifadelerine göre, İsrail ordusunun 8200 elit istihbarat biriminde görev yapmıştır. Bu birim, eski üyeleri de dahil olmak üzere birçok kişi tarafından “Filistinlilerin hayatlarının tüm yönlerine sızmak ve kontrol etmekle” suçlanmaktadır.

 

Mart 2024 tarihli New York Times raporunda yer alan İsrailli askeri ve istihbarat kaynaklarına göre İsrail ordusu, Gazze’de geniş kapsamlı bir yüz tanıma sistemi kullanarak Filistinlilerin yüzlerini bilgileri veya rızaları olmaksızın toplamakta ve kataloglamaktadır.

 

Raporda, özellikle Corsight teknolojisinin, İsrailli askerlerin kalabalıklar içinde veya insansız hava araçlarından alınan bulanık görüntülerde bile yüzleri seçmelerini ve potansiyel hedefleri belirlemelerini sağladığı belirtilmiştir.

 

Bununla birlikte, aynı askeri kaynaklar Corsight'ın her zaman güvenilir olmadığını ve profil oluşturma amacıyla Google’ın fotoğraf depolama hizmeti olan Google Photos ile birleştirilmesi gerektiğini ifade etmişlerdir.

 

 

Alman Desteği

Almanya’nın İsrail’in işgal ve soykırımına desteği Bilim Bakanlığı’nın destekleri ile yürütülmüştür. Örneğin 1985’te İsrail Teknoloji Üniversitesi’nde kurulan Franz Ollendorff Minevra Center for Information Processing and Automation Alman Bilim Bakanlığı tarafından kurulmuştur.

 

 Kurumun direktörü olan İsrailli Yehoshua Zeevi aynı zamanda 2007 yılında Igal Raichelgauz ve Karina Odinaev ile birlikte bir yapay zekâ girişimi olan Cortica Ltd.’ni kurmuştur. Piyasa değeri 200 milyon dolar civarında olan bu şirketteki teknoloji İsrail Teknoloji Üniversitesi’nde geliştirilmiş, Filistinliler üzerinde tatbik edilmiştir. Söz konusu durum, Cortica-İsrail Teknoloji Üniversitesi ve Almanya devleti arasındaki yakın bağları ortaya koymaktadır.

 

 Perdelenen sıkı bir iş birliği

Ayrıca İsrail akademisi ile güvenlik odaklı teknoloji şirketleri ve Almanya devleti arasında sıkı bir iş birliği olduğunu da kanıtlar niteliktedir. Nitekim Cortica’nın yan kuruluşu olan Corsight’ın üst düzey yetkililerinden biri ABD merkezli The Media Line mecrasına verdiği demeçte, İsrail polisinin şirketin sağladığı teknolojiden faydalandığını doğrulamıştır.

 

Her ne kadar MPS yetkilileri İsrail’in soykırım ve işgal politikalarına bilimsel ve akademik destek sağlamadığını iddia etse de İsrail-Almanya bilimsel iş birliğinin, Cortica’nın yüz tanıma teknolojisinin gelişimine katkı sağladığını göstermektedir. Ayrıca Minevra gibi İsrail üniversiteleriyle doğrudan bağlantılı kurum ve kuruluşlarda görev almış isimlerin yayımladıkları makalelerde Cortica patenti olması da MPS’nin İsrail’e teknolojik destek sağlayan üniversitelerle iş birliği yaptığını kanıtlamaktadır.

 

Sonuç olarak Almanya devleti ve akademik kurumlarının sağladığı siyasi ve ekonomik destekle yapay zekâ ve yüz tanıma teknolojisi İsrail’in Filistin’i işgal etme stratejisinde önemli bir yer tutmaktadır. İsrail’in Gazze soykırımında sürdürdüğü sivil katliamları ve yıkımı otomatikleştiren yapay zekâ sistemleri kullandığı ortaya çıkarılmıştır.

 

Bu sistemler, askeri ve sivil hedefleri kasıtlı olarak ayırt etmemekte ve sivilleri de hedef almaktadır. Her ne kadar Almanya, İsrail akademisiyle güvenlik odaklı araştırma iş birliklerinde şeffaf olduğunu iddia etse de MPS başta olmak üzere Alman devletinin doğrudan veya dolaylı olarak desteklediği akademik kurumlar İsrail’e bilimsel destek sağlayarak soykırıma ortak olmaktadır.

Bu süreçte Almanya, soykırım tarihinden ders alması gerekirken İsrail’in soykırımına ortak olarak Nazi rejimine benzer şekilde uluslararası hukuku çiğnemektedir.

Mehmet Rakipoğlu; Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun oldu. Doktorasını 'Dış Politikada Korunma Stratejisi: Soğuk Savaş Sonrası Suudi Arabistan'ın ABD, Çin ve Rusya ile İlişkileri' konulu teziyle tamamladı. Mardin Artuklu Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümünde öğretim üyesi olan Rakipoğlu aynı zamanda Center for Islam and Global Affairs (CIGA) isimli merkezde araştırmacıdır.

 

*Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.



Yazara Ait Diğer Yazılar

DİĞER YAZILAR


Haritalar ile belirlenen sınırların ötesinde

2022 © Tüm hakları saklıdır.