Yazar: Sımon Hutagalung
Çeviri: M. Hulusi Cengiz
Prabowo Subianto, önümüzdeki ay Endonezya'da iktidarı devralmaya hazırlanırken, askerden politikacıya dönüşen liderin küresel sahnede daha iddialı bir rol üstleneceği beklentisi artıyor.
Prabowo'nun dış politika hedefleri, Endonezya diplomasisinde potansiyel olarak dramatik bir dönüşümü işaret etse de herhangi bir stratejik değişimin ülkenin birçok acil ekonomik sorunuyla makul bir şekilde dengelenmesi gerekiyor.
Altyapı açıklarının giderilmesi, istihdam yaratılması, yoksulluğun azaltılması ve beşerî sermayenin geliştirilmesine yönelik dış politika girişimlerine öncelik verilmesi, daha aktif bir diplomasinin Endonezya halkına somut faydalar sağlamasını temin etmek açısından kritik önem taşıyacaktır.
Prabowo'nun savunma bakanı olarak yaptığı diplomatik atakların işaret ettiği dış politika hedefleri, genellikle istikrarlı uluslararası ilişkilerin korunmasını vurgulayan temkinli ve pragmatik bir yaklaşım benimseyen eski Devlet Başkanı Joko Widodo'nun stratejilerinden önemli bir ayrışmaya işaret ediyor.
Pek çok kişi, Prabowo'nun Endonezya'nın küresel duruşunu şekillendirmede daha doğrudan bir rol üstleneceğini düşünüyor. Özellikle, Ukrayna barış planı önerisiyle birlikte, askerden arındırılmış bir bölge ve BM referandumu çağrısında bulunması, Endonezya'nın küresel konumunu yükseltme arzusunu gösteriyor.
Fransa, Türkiye ve Rusya'ya yaptığı yüksek profilli ziyaretler, derinleşen jeopolitik bölünmelerin her iki tarafındaki kilit küresel güçlerle bağlar kurma ve Endonezya'yı önemli bir orta yol oyuncusu, hatta olası bir arabulucu olarak konumlandırma hırsını ortaya koyuyor.
Bu proaktif yaklaşım, dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesi ve Güneydoğu Asya'nın en büyük ekonomisi olan Endonezya'nın, küresel yönetişimde daha büyük bir rol oynaması yönündeki artan beklentilerle uyumlu. Ülkenin "bağlantısız" geçmişi ve BRICS grubuna katılmama yönündeki kararı, Endonezya'nın küresel sahnede tarafsız bir zemin oluşturma potansiyelini gösteriyor.
Gerçekten de uluslararası sahne çok kutuplu bir düzene doğru evrilirken, Endonezya'nın jeopolitik bölünmeler arasında köprü kurma yeteneği, Birleşmiş Milletler ve Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği (ASEAN) gibi kilit çok taraflı örgütlerdeki etkisini artırabilir.
Ancak Prabowo'nun küreselci diplomasiyle sadece uluslararası tanınırlık değil, aynı zamanda ekonomik kazanımlar da elde etmesi gerekecek. Bu kazanımlar, stratejik uluslararası ortaklıklar kurmayı, altyapı ve eğitime yönelik yatırımları artırmayı ve doğrudan yabancı yatırımları çekmeyi içermelidir.
Örneğin, Fransa ve Türkiye ile diplomatik ilişkiler kurmak, imalat ve yenilenebilir enerji gibi kritik sektörlerde doğrudan yabancı yatırımların artmasını sağlayabilir. Aynı zamanda, Rusya ve Çin ile güçlendirilmiş ikili ilişkiler, ticaret ve altyapı iş birliğini artırarak, Endonezya'yı ekonomik modernizasyon için gereken teknoloji ve kaynaklarla donatabilir.
Prabowo, dış politikayı yerel ihtiyaçlarla uyumlu hale getirerek, Endonezya'nın ekonomik ortaklıklarını çeşitlendirmek ve tek bir küresel güce bağımlılığı azaltmak için avantajlı bir konuma sahip. Böyle bir çeşitlendirme, ülkeyi dış şoklardan izole etmeye ve küresel sahnede müzakere pozisyonunu güçlendirmeye yardımcı olabilir.
Bu nedenle Prabowo'nun uluslararası angajmanlarının, sadece diplomatik hedeflerle sınırlı kalmayıp, aynı zamanda Endonezyalıların yaşam standartlarını iyileştirmek ve küreselleşmenin getirilerinden yararlanmalarını sağlamakla da bağlantılı olması gerekiyor.
Prabowo'nun dış politika girişimleri Endonezya kamuoyunda genel olarak olumlu karşılanmış olsa da yönetiminin bu coşkuyu gerçekçi beklentilerle dengelemesi kritik önemdedir. Endonezya'nın küresel sahnede büyük bir oyuncu haline gelmesi zaman alacaktır.
Bu nedenle, Prabowo'nun diplomasisinin ilk odak noktası, ülke içindeki zorlukların üstesinden gelmek ve ekonomik kalkınmayı sağlamlaştırmak olmalıdır.
Bu entegre strateji, Endonezya'nın küresel gücünü ve etkisini artırmanın yanı sıra, Prabowo'nun saygın bir dünya lideri olarak itibarını güçlendirirken, ülkenin uzun vadeli ekonomik refahını da güvence altına alacaktır.
Kaynak: Asia Times
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.