Yazar: Ding Gang
Çeviri: M. Hulusi Cengiz
ABD "Amerikan Rüyası"nı yeniden canlandırabilir mi?
Donald Trump'ın başkan yardımcısı adayı J.D. Vance tarafından kaleme alınan Hillbilly Elegy'yi okuyan pek çok Çinli okur, Ohio ve Kentucky'nin bazı bölgelerindeki yoksulluğun derinliği karşısında şoke oldu. Bu bölgeler, bir zamanlar ABD'nin endüstriyel gücünün kalbiydi.
Vance'in üç kuşak boyunca anlattığı aile destanı, ABD'nin son yarım yüzyıldaki sismik değişiminin canlı bir resmini çiziyor. Bu sadece bir anı kitabı değil; beyaz işçi sınıfını inceleyen, Amerika'nın zorluklarının ham sinirlerini, özellikle de iş ahlakı ve değerlerdeki keskin kuşak ayrımını ortaya koyan bir neşter.
Memleketi ve çevresindeki bölgeler, yüksek boşanma oranları, aile içi şiddet, uyuşturucu kullanımı ve yetersiz sağlık hizmetleri gibi sayısız sosyal sorunla karşı karşıya. Aile yapılarının parçalanması ve topluluk bütünlüğünün erozyona uğraması da çarpıcı sorunlar arasında yer alıyor.
Vance'in anlatısında en endişe verici eğilim, buradaki gençlerin iş konusunda giderek daha alaycı, aşırı bireyci ve geleneksel değerlerden kopuk hale gelmeleridir.
Amerikan Rüyası neden kayboldu? Geri kazanılabilir mi?
Bu durum, ABD'li yazar Thomas Wolfe'un You Can't Go Home Again adlı romanındaki gözlemini akla getiriyor: "Evinize, ailenize, çocukluğunuza, romantik aşka, genç bir adamın şan ve şöhret hayallerine geri dönemezsiniz... bir zamanlar sonsuz gibi görünen ama her an değişmekte olan şeylerin eski biçimlerine ve sistemlerine geri dönemezsiniz- Zamanın ve Hafızanın kaçışlarına geri dönemezsiniz."
Zaman değişti ve ABD'nin karşı karşıya olduğu zorluklar da değişti. Ülke, en son teknoloji ve üretimde hala lider olsa da küresel rekabet de buna dahil.
Vance'in kitabını okurken, zamanın, insanların, toplumun ve ruhun geri dönülmez bir dönüşümünü anlattığını hissettim. Ancak Vance'in kişisel yolculuğunu öğrendiğimde, bu dönüşümün ortasında Amerikan Rüyası'nın özünün değişmeden kaldığını da fark ettim.
Vance, düşük gelirli, sosyal açıdan çalkantılı bir geçmişten, kişisel çabası ve eğitimi sayesinde daha yüksek bir ekonomik ve sosyal statüye ulaştı. Bu “Amerikan Rüyası”nın merkezinde yer alan bireysel mücadele ve rekabetle cesurca yüzleşme ruhunu somutlaştırmaktadır.
Asıl soru şu: Amerikalılar bu azim ruhunu nasıl canlandırabilir?
Vance, Donald Trump'ın ortağı olduğuna göre, seçildiği takdirde Washington'daki karar alma mekanizmalarında önemli bir oyuncu olma şansına sahip.
Şu anda ABD siyasetinde Demokratlar ve Cumhuriyetçiler birbirlerine rakip reçeteler sunuyorlar, ancak her ikisi de uygulama konusunda ciddi engellerle karşı karşıya. İki parti tarafından tartışılan yol seçeneklerindeki ortak nokta, yeni numaraların olmadığı; hepsinin geleneksel yöntemler olduğudur.
Daha muhafazakâr politikalar uygulayarak, iç hastalıkları dış yöntemlerle tedavi ederek, yabancı üretimi engellemek ve yerli sanayileri korumak için daha yüksek ticaret engelleri inşa ederek ve rakiplerin büyümesini engellemek için hegemonik taktikler kullanarak, ABD daha dar görüşlü, bencil ve korkak olma ve böylece Amerikan Rüyası'nın temel ruhundan daha da uzaklaşma riski taşıyor.
Amerikalıların iş ahlakını ve tutumunu nasıl yeniden keşfedecekleri, gelecekteki küresel konumlarını ve "Amerika'yı Yeniden Büyük Yap"ın bir slogandan daha fazlası olup olmadığını belirleyecektir. Bu da ABD'nin içsel bir hoşgörü, açıklık ve cesur rekabet ruhunu benimseyip benimseyemeyeceğine bağlıdır.
ABD, Batı medeniyetinin 500 yıldır hiç karşılaşmadığı "yeni bir dünya" ile karşı karşıyadır. Amerikan Rüyası'nı yeniden canlandırmak, böyle bir değişimin doğru bir bakış açısına dayanmalıdır.
Kaynak: globaltimes.cn
Ding Gang : People's Daily'de kıdemli editör ve şu anda Çin Renmin Üniversitesi Chongyang Finansal Araştırmalar Enstitüsü'nde kıdemli üyedir.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.