Yazarlar: Felicity Gray ve Amra Lee
Çeviri: M. Hulusi Cengiz
Bu adımlar, İsrail'e gönderilen silah ve silah bileşenlerine derhal ambargo uygulanmasını, Filistin devletinin tanınmasını ve Gazze'de süregelen çatışmalardan sorumlu İsrailli liderlere yönelik hedefli yaptırımların genişletilmesini içermelidir.
Başbakan Anthony Albanese, geçtiğimiz ay Kanada ve Yeni Zelanda başbakanlarıyla birlikte, Gazze'deki durumun felaket olduğunu ve insanların çektiği acıların kabul edilemez olduğunu vurguladı. Bu böyle devam edemez. Avustralyalılar da dahil olmak üzere birçok kişi, son 10 ayda Gazze'deki saldırıların artması, sözde 'güvenli bölgeler' ilan edilmesi ve kıtlık tehdidinin sürmesiyle rekor sayıda yardım görevlisinin öldürülmesine tanıklık etti.
Avustralya genelinde insanlar, sivillerin çektiği acıların sona ermesi talebiyle sokaklarda, limanlarda ve üniversite kampüslerinde protestolar düzenliyor. Bölgedeki gerilim tırmanırken ve Avustralyalılara Lübnan'ı terk etmeleri çağrısı yapılırken, insanlar "Bu nasıl oluyor?" diye soruyor. Bunu durdurmak için gerçekten yeterince şey yapıyor muyuz?
Koruma uzmanları olarak, sivillere verilen zararı kınayan açıklamaların gerekli olduğunu biliyoruz. Ancak kelimeler yeterli değildir. Avustralya'nın, Lübnan'a da sıçrayan ve tırmanan şiddeti azaltmak için somut adımlar atması gerekiyor.
Müttefiklerimiz de bunu biliyor ve bizim de aynı şeyi yapmamız gerekiyor. Uluslararası Adalet Divanı'nın İsrail'in Filistin topraklarını işgalini hukuka aykırı bulan kararının ardından birçok ülke, uluslararası hukukun ihlal edilmesini önlemek için somut adımlar attı. Avustralya da uluslararası hukuki yükümlülüklerini yerine getirmenin yanı sıra, kalıcı bir ateşkes için gerekli baskıyı uygulamalı ve bölgedeki sivilleri tehdit eden gerilimi azaltmalıdır.
Avustralya, Gazze, Lübnan ve bölgedeki sivilleri korumak için daha güçlü adımlar atabilir ve atmalıdır. Albanese'nin dediği gibi, "Sivillerin korunması her şeyden önemlidir ve uluslararası insancıl hukukun bir gereğidir." İsrail-Gazze krizinde cezasızlığın devam etmesi, her yerde sivillere yönelik tehditleri artırmaktadır.
Avustralya'nın atması gereken net adımlar vardır. Bu da, çift kullanımlı ihracatlar da dahil olmak üzere, silah ve silah bileşenlerinin sevkiyatına derhal ambargo konulmasını gerektirir. Son Senato tahminleri, Avustralya'dan İsrail'e askeri faaliyetlerle ilgili ihracatın devam ettiğini ortaya koymuştur. Gazze'ye yönelik saldırının 2023'te artmasından bu yana bile, Savunma Bakanlığı İsrail şirketleriyle yaklaşık 100 milyon dolarlık sözleşmeler yeniledi veya imzaladı.
Hollanda'da bir mahkeme, Hollanda hükümetine İsrail'e yapılan ihracatları engelleme talimatı verdi ve bu ihracatların devam etmesi halinde uluslararası hukukun ihlal edilme riski bulunduğunu vurguladı. Avustralya hükümeti de, iki devletli çözümü destekleyen politikasıyla uyumlu olarak, İsrail'in yanı sıra Filistin'in de varlığını onaylamalıdır.
Avustralya, Gazze'deki ve bölgedeki sivilleri korumaya yönelik kararlılığını göstermek için zamanında ve somut adımlar atmalı. Bu tür eylemler, uluslararası hukukun korunmasını ve sivil nüfusun güvenliğini sağlama konusunda önemli bir rol üstlenen bir orta güç olarak Avustralya'nın meşruiyetini güçlendirir.
Kaynak: The Strategist
Felicity Gray, uluslararası bir insani yardım kuruluşu olan Nonviolent Peaceforce'ta küresel politika ve savunuculuk direktörü ve Australian National University'de misafir araştırmacıdır.
Amra Lee, Lübnan da dahil olmak üzere Orta Doğu bölgesinde çalışmış kıdemli bir koruma uygulayıcısıdır ve Australian National University'de sivilleri koruma konusunda doktora adayıdır.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.