AVUSTRALYA'NIN ULUSAL ÇIKARLARI VE ABD’NİN POZİSYONU

System.Web.UI.WebControls.Label / AVUSTRALYA'NIN ULUSAL ÇIKARLARI VE ABD’NİN POZİSYONU / AVUSTRALYA'NIN ULUSAL ÇIKARLARI VE ABD’NİN POZİSYONU / hamaset.com.tr

22 Ağustos 2024 Perşembe

122 Görüntüleme

SİYASET
Çeviren:Haber Merkezi |

Batı siyasetinin iniş çıkışları, iç ve dış politikalarda genellikle düzensiz ve değişken değişikliklere yol açar. Bu yılki AUSMIN görüşmesi, soğuk savaş dönemine ait klişe sözler ve boş retorikle dolu bir ortak bildiriyle sonuçlandı ve özlü bir toplantı olamadı.

AVUSTRALYA

 

Yazar: Chen Hong

Çeviri: M. Hulusi Cengiz

 

2024 Avustralya-ABD Bakanlar İstişareleri (AUSMIN), Maryland eyaletinin Annapolis kentinde gerçekleştirildi. İki ülkenin dışişleri ve savunma bakanları arasındaki bu yıllık ikili diyalog mekanizması, ABD başkanlık seçimleri ve 2025 yılında gerçekleşecek olan Avustralya federal parlamento seçimleri arifesinde düzenlendi. Bu nedenle, bu yılki AUSMIN görüşmeleri, her iki ülkedeki politika yapıcılar için belirsizliklerle dolu bir döneme denk geldi.

 

Batı siyasetinin iniş çıkışları, iç ve dış politikalarda genellikle düzensiz ve değişken değişikliklere yol açar. Bu yılki AUSMIN görüşmesi, soğuk savaş dönemine ait klişe sözler ve boş retorikle dolu bir ortak bildiriyle sonuçlandı ve özlü bir toplantı olamadı.

 

Bir diğer önemli bağlam ise bölgesel çatışmaların devam etmesi ve hatta yoğunlaşmasıdır. Barışı desteklemek ve teşvik etmek yerine, Washington'un uluslararası ilişkileri ideolojikleştirme ve bölgesel çatışmaları körükleme çabaları, dünya genelinde istikrarı ciddi şekilde bozmuştur. ABD'nin diplomasideki sürekli başarısızlıkları, kendisinin uluslararası barış ve düzenin koruyucusu olarak görülmesini zayıflatmıştır.

 

ABD, Çin'i çevreleme, caydırma ve gelişimini engelleme amacı güden "Hint-Pasifik Stratejisi"ni uygulamaya başladığında, Washington, küresel ve bölgesel düzeyde baskın bir hegemonya olarak hareket etme kapasitesinin yetersizliğini fark etti. Bu stratejinin bir parçası olarak, müttefiklerini ve ortaklarını Çin karşıtı bir cepheye dahil etme çabalarına ağırlık verdi.

 

Bu süreçte, Avustralya'ya Washington'un stratejisinde önemli bir rol verilmiştir. Avustralya'nın ABD'nin "güvenlik garantisi" olmadan hayatta kalamayacağına dair bir mit yaratıldı ve bu, Canberra'nın kendi ulusal çıkarları ve güvenliği pahasına ABD ile ittifakını sürdürmesini bekledi.

 

Çin ve Avustralya, 2014 yılında kapsamlı bir stratejik ortaklığa yükseltilen uzun süreli dostane ve verimli bir ilişkiye sahiptir. Çin, 2009 yılından bu yana Avustralya'nın en büyük ticaret ortağıdır ve bu karşılıklı fayda sağlayan ilişki, her iki ülkenin ekonomik kalkınmasına, sosyal istikrarına ve kültürel çeşitliliğine katkıda bulunmuştur.

 

Ancak bu yapıcı ortaklık, Avustralya'nın önceki iki hükümeti tarafından, ABD'nin "Hint-Pasifik Stratejisi" ile uyumlu olarak Çin'e yönelik şiddetli saldırılarla bozulmuştur. O dönemde Çin, Avustralya için büyük bir tehdit olarak gösterilmiş, Canberra'daki bazı politikacılar Çin karşıtı kampanyalar düzenlemiş ve askeri çatışma olasılığını dile getirmiştir. Bu da karşılıklı güvenin ciddi şekilde sarsılmasına neden olmuştur.

 

Ancak 2022'den bu yana, iki ülke arasındaki ilişkiler, her iki tarafın da sergilediği proaktif çabalar sayesinde kademeli olarak toparlanmıştır. Çin Başbakanı Li Qiang'ın yakın zamanda Avustralya'ya yaptığı başarılı ziyaret, Çin-Avustralya ilişkilerinin toparlanmakta olduğunun ve yeni bir ivme kazandığının kanıtıdır. İki ülke arasındaki ticaret, 2023 yılında yüzde 9,2 artarak 326,9 milyar Avustralya doları seviyesine ulaşmıştır.

Kısa süre önce yayımlanan Avustralya Çin İş Konseyi (ACBC) raporu da, Çin ile yapılan ticaretin Avustralyalı hane halkları üzerindeki olumlu ekonomik etkilerine dikkat çekmektedir. Rapora göre, Çin'den yapılan ithalatın artması, Avustralya'daki yaşam maliyetlerini de düşürmektedir.

 

Çin ve Avustralya arasındaki ilişkilerin toparlanması ve yeniden yapılandırılması, zor kazanılmış ve değer verilmesi gereken bir sonuçtur. Bu ilerleme, ABD'den gelen baskılara boyun eğilerek feda edilmemelidir. Asya-Pasifik'te olgun ve bağımsız bir orta güç olarak, Avustralya'nın kendi ulusal çıkarlarını ve stratejik hedeflerini gözetmesi ve geliştirmesi gerekmektedir; Washington'un çizdiği yoldan gitmek değil.

 

Avustralya Başbakanı Anthony Albanese'nin haziran ayında Başbakan Li Qiang ile birlikte ev sahipliği yaptığı 7. Çin-Avustralya CEO Yuvarlak Masa Toplantısı'nda söylediği gibi, "Avustralya, geleceğe aktif bir şekilde bakmak, ortak çıkarları ilerletmek, ortak zorlukların üstesinden gelmek, karşılıklı fayda sağlayan kazan-kazan sonuçları elde etmek ve iki halkın yararına çalışmak için Çin ile birlikte çalışmaya hazırdır."

 

Bu sözler, stratejik öngörüye sahip bir liderin ifadeleridir ve ikili ilişkilerin olumlu gelişimi ile Asya-Pasifik bölgesinin istikrar ve refahı için kritik öneme sahiptir.

Kaynak: Global Times

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.



DİĞER YAZILAR


Haritalar ile belirlenen sınırların ötesinde

2022 © Tüm hakları saklıdır.