ESAD'IN DÜŞÜŞÜ ARAP BAHARI'NI YENİDEN CANLANDIRIR MI?

System.Web.UI.WebControls.Label /  ESAD'IN DÜŞÜŞÜ ARAP BAHARI'NI YENİDEN CANLANDIRIR MI?  /  ESAD'IN DÜŞÜŞÜ ARAP BAHARI'NI YENİDEN CANLANDIRIR MI?  / hamaset.com.tr

20 Aralık 2024 Cuma

165 Görüntüleme

SİYASET
Çeviren:Haber Merkezi |

Arap rejimleriyle halk çatışmaları, hatta İsrail işgal devletinin Filistinlilere, Lübnanlılara ve şimdi de Suriyelilere yaptığı müdahalelere dair meydan okumalar görebiliriz.

 ESAD

Yazar: Basel F. Salih

Çeviri: M. Hulusi Cengiz

 

Beşar Esad'ın devrilmesi, Suriye'yi, Rusya ve İran'ın müdahalesinin muhalif güçleri belirleyici bir zaferin eşiğindeyken yollarında durdurmadan önceki noktaya geri getirdi. Ardından, "uluslararası toplum" devrimcileri engellemek ve bölge genelinde Arap Baharı'nı boğmak için işbirliği yaptı.

 

Son iki ya da üç haftanın olayları, saati o devrimci ana geri çevirdi. Karşı devrim şaşkına döndü. Esad'ın devrilmesi, popüler Arap devrimci hareketinin, bir yandan Suriye'de, diğer yandan da Arap dünyasında yolculuğunu tamamlamasını engelleyen büyük bir engeli kaldırdı. 

 

Baraj patladı ve devrim niteliğindeki nehir doğal seyrine geri döndü.

 

Akışın gücü olağanüstü ve durdurulamaz. İnsanlar arasında yeni bir umut duygusu var. Şimdi yeni bir devrimci dalgaya akışı yoğunlaştırmak için bir fırsat olabilir. Esad'ın çöküşü Arap Baharı'nı canlandırabilir.

 

Bu, imkansızın aniden mümkün göründüğü bir andır; kolay değil ama ulaşılabilir. Yaralar hızlı bir şekilde iyileşmeli, güç yeniden inşa edilmeli ve sokaklar başlatılan ve ardından bu kadar acımasızca ve aniden kesilen şeye devam etmek için doldurulmalıdır. 

 

Türkiye hariç, Suriye'nin komşularının hepsi istikrarsızlık riski altında ve rejimleri de düşebilir.

 

Lübnan, uzun zamandır Esad rejimi tarafından desteklendi ve zaten ekonomik ve politik olarak çok kötü bir durumda. İşgal devletinin müdahalesi işleri daha da kötüleştirdi.

 

Dahası, İran iç krizlerle karşı karşıya. Suriye ve Lübnan'daki vekilleri bu durumdan kötü bir şekilde etkilendi. Bununla birlikte, Mısır, başta devlet baskısı ile siyasi ve ekonomik krizler nedeniyle artan halk hoşnutsuzluğu olmak üzere, birçok nedenden dolayı huzursuzluk dalgasından en çok etkilenebilecek ülke olabilir. 

 

 

Bu nedenle Suriye'deki durum, birçok düzeyde birçok olasılık kapısını açıyor.

 

Arap rejimleriyle halk çatışmaları, hatta İsrail işgal devletinin Filistinlilere, Lübnanlılara ve şimdi de Suriyelilere yaptığı müdahalelere dair meydan okumalar görebiliriz. 

 

Siyonistlerin, birliklerini işgal altındaki Golan Tepeleri'ndeki askerden arındırılmış bölgeye gönderme hızı, nominal sınırlarının Esad rejimi tarafından korunduğunu gören statükonun artık olmadığını çok iyi bildiklerini gösterdi. Suriye devriminin başarısı, açıkça Tel Aviv'e bundan sonra ne olabileceğini düşündürüyor. 

 

Sözde direniş ekseninin iddialarının aksine (Esad'ın Suriye Arap Ordusu işgal devleti olarak ne zaman bir şey yaptı?), İsrail'in Suriye'deki hamlesi, bölgeyi Araplığın duman perdesi altında kontrol eden rejimlerden korkmadığının ve gerçek bir kalbi veya anlamı olmayan sloganlar bağırdığının açık bir ifadesidir.

 

Unutmayın, işgal devletine karşı gerçek direnişi yok eden ve onun çıkarlarına hizmet etmek için hareket eden Esad rejimlerdir. 

 

Arap halkı bunun farkında. Son 50 yıldır Suriye'de kendi boyun eğmelerinin bir yansıması olarak görüyorlar. Bu, onlara kendileri için neyin mümkün olabileceğine dair umut veriyor. Arap dünyasının sokakları tekrar ve düşündüğümüzden daha erken bir zamanda dolabilir. 

 

Bölge genelinde meşru özlemlerin devam eden baskısı ve temel insan haklarının reddedilmesi, bir araya getirildiğinde devrimleri körükleyen şeydir.

 

Beşar Esad, halkını görmezden geldi ve bu tür özlemleri bastırmaya çalıştı. Artık denklemin bir parçası değil. Bölgedeki rejimler bundan ders çıkarmalı ve gerekli değişiklikleri ve reformları er ya da geç hayata geçirmelidir. 

 

Kaynak: Middle East Monitor

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.



DİĞER YAZILAR


Haritalar ile belirlenen sınırların ötesinde

2022 © Tüm hakları saklıdır.