BRİTANYA'DA İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ EROZYONA UĞRUYOR

System.Web.UI.WebControls.Label / BRİTANYA'DA İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ EROZYONA UĞRUYOR / BRİTANYA'DA İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ EROZYONA UĞRUYOR / hamaset.com.tr

5 Nisan 2025 Cumartesi

Çeviren:Haber Merkezi |

Britanyalılar, kalabalık tarafından susturulma korkusu olmadan özgürce konuşma haklarını savunacak bir lider istiyor.

BRİTANYA

Yazar: Oliver Dean

Çeviri: M. Hulusi cengiz


Muhafazakârlar, kendilerini ifade özgürlüğünün partisi haline getirmek için altın bir fırsata sahip.
 

Kemi Badenoch geçen ay Centre for Policy Studies'in Margaret Thatcher Konferansı’nda konuşurken, milyarderlerin ortadan kaldırılmasını isteyen protestocular tarafından konuşması kesildi. Dinleyiciler arasında bulunan diğerleri gibi ben de hayal kırıklığına uğramıştım. Ne de olsa onu dinlemek için iyi para ödemiştim.

Ama nihayetinde kendimi, isteksizce de olsa, protestocuların kararlılığına hayranlık duyarken buldum. Eylemleri ne kadar çocukça ve yıkıcı olsa da İngiltere ve Badenoch’a istemeden de olsa net bir mesaj gönderdi: ifade özgürlüğünü savunmalıyız, bastırmamalıyız.

Protestonun kendisi tahmin edilebileceği gibi sıkıcıydı. Günümüzün hayat pahalılığı krizinden Thatcher’ı sorumlu tutmak, Badenoch’u fosil yakıt şirketlerinin cebinde olmakla suçlamak; mantıklı olmaktan çok gürültü çıkarmaya odaklanmış solcu bir gösterinin tüm özelliklerini taşıyordu.

Ağzı en çok laf yapan kişinin her zaman en parlak fikirlere sahip olmayabileceğinin altını çizdi. Yine de protestocular, yanlış yönlendirilmiş bir şekilde de olsa, her demokraside olması gereken bir hakkı kullanıyorlardı: muhalefeti dile getirme hakkı.

Bunu yapmakta da haklıydılar.

Yöntemleri şiddet içermiyordu ve kargaşanın, retorik ikna yönteminin yerine geçtiğine inanan aktivistler arasında çok yaygın hale gelen türden bir kanun ihlalinde de bulunmadılar. Halkın dikkatini çektiler ve ne demek istediklerini açıkça ortaya koydular. Her ne kadar Martin Luther King Jr. ya da Pankhurst’ler gibi hatırlanmayacak olsalar da özgürce protesto edebilmeleri, hafife aldığımız özgürlüklerin küçük ama anlamlı bir örneğiydi.

Britanya’da bu hak yavaş yavaş erozyona uğruyor. İfade özgürlüğü tartışması son yıllarda tırmanışa geçti. Alison Pearson, JK Rowling ve hatta Amerika Birleşik Devletleri Başkan Yardımcısı bile alarm verdi. İster iptal kültürü ister otosansür, isterse de genel olarak deformasyonun bir sonucu olsun, Britanya’nın özgür ve açık tartışma geleneği tehlikede.

İşçi Partisi, ifade özgürlüğünün durumunu iyileştirmek için bazı küçük adımlar attı. Starmer’ın 2023 Yüksek Öğrenim (İfade Özgürlüğü) Yasası’nı uygulamaya koyması bu adımlardan biridir. Üniversite kampüslerinde ifade özgürlüğünün korunması, gençlerin eğitimi için son derece önemlidir.

Bir kişi üniversiteye gittiğinde bunu entelektüel olarak meraklı olduğu için yapar; ideolojik bir yankı odasına kapatılmak istediği için değil. Ancak bu mevzuat toplumumuzun sadece bir köşesine dokunuyor ve Başbakan daha ileri gitme konusunda isteksiz görünüyor.

İşte bu noktada Badenoch ve Muhafazakârlar bir fırsata sahip.

Sosyal medyanın temsili olmayan balonunun dışında, ifade özgürlüğünün savunulması tartışmalı değildir. Siyasi yelpazenin her kesiminden insanlar için bir toplanma çağrısıdır. Ancak Badenoch’un şu anki liderlik görevine tereddüt ve ihtiyat damgasını vurdu. Duyarlılığı memnuniyet verici olsa da ve gerçekten de özgürlüğü kısıtlananları savunmak için parapetin üzerine çıkmaya istekli birkaç politikacıdan biri olsa da ifade özgürlüğünün korunmasına yönelik somut planlar şu ana kadar yetersiz.

Bu ihtiyat anlaşılabilir bir durumdur. Her politika taahhüdünün silah haline getirildiği bir çağda, Badenoch’un yapmak isteyeceği son şey daha sonra U dönüşü yapmak zorunda kalmaktır. Ancak ifade özgürlüğüne bağlılık her zaman geçerlidir.

Vergi ya da göçmenlik gibi diğer politika alanlarının aksine, politikalar ekonomik faktörlere bağlı olmadığı için seçimden yıllar sonra belirli taahhütlerde bulunmak mümkündür. İfade özgürlüğü konusunda güçlü ve net bir duruş sergilemenin sadece doğru değil, aynı zamanda kazandıran bir konu olduğunu kabul etmelidir.

Britanyalılar, güruh tarafından susturulma korkusu olmadan özgürce konuşma haklarını savunacak bir lider istiyor. Muhafazakârlar bu konuda öncülük edebilir ve etmelidir. Sadece üniversitelerde değil, işyerlerinde ve kamu kurumlarında da ifade özgürlüğü için net ve uygulanabilir korumalar önermelidirler.

Kemi Badenoch’un bu liderliği yapmak için altın bir fırsatı var. Bu fırsatı değerlendirirse, sadece Muhafazakâr Parti’nin geleceğindeki yerini güvence altına almakla kalmayacak. Çok daha büyük bir şey yapacaktır. İngiliz toplumunun en temel direklerinden birinin korunmasına yardımcı olacaktır.

Kaynak: CapX

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.



DİĞER YAZILAR


Haritalar ile belirlenen sınırların ötesinde

2022 © Tüm hakları saklıdır.