ÇİN SALDIRGANLIĞINDAN TAYVAN NASIL KURTARILIR?

System.Web.UI.WebControls.Label / ÇİN SALDIRGANLIĞINDAN TAYVAN NASIL KURTARILIR? / ÇİN SALDIRGANLIĞINDAN TAYVAN NASIL KURTARILIR? / hamaset.com.tr

25 Kasım 2024 Pazartesi

128 Görüntüleme

KÜLTÜR
Çeviren:Haber Merkezi |

The Boiling Moat adlı kitapta savunma ve dış politika uzmanları, Amerika'nın hazırlık seviyesini arttırmak ve Çin'in Tayvan'ı askeri olarak ele geçirmesini durdurmak için bir dizi sağlam fikir ortaya koyuyor.

ÇİN SALDIRGANLIĞINDAN TAYVAN NASIL KURTARILIR? / hamaset.com.tr

Yazar: Michael Rosen

Çeviri: M. Hulusi Cengiz

 

Çin Başbakanı Xi Jinping, 2017'deki 19. Parti Kongresi'nde “tam ulusal birleşme, Çin ulusunun büyük gençleşmesini gerçekleştirmek için kaçınılmaz bir gerekliliktir” dedi. Çin Komünist Partisi üstü kapalı konuşmayı sever ve bu durumda Xi, “birleşme” ile Tayvan'a boyun eğdirmeyi; “kaçınılmaz” ile zorlamayı; “Çin ulusu” ile de zorla kontrolü altına alacağı Çin halkını kastetti.

 

Xi, iki ülkeyi birbirinden ayıran 110 millik deniz bariyeri olan Tayvan Boğazı'nda yaptığı konuşmalar ve kışkırtıcı askeri ataklarla, son seksen yılda son derece özgür, açık ve müreffeh bir toplum oluşturan 23 milyon nüfuslu bir ada ülkesi olan Tayvan'a eninde sonunda boyun eğdirme arzusunu gizlemedi.

 

Bu gerçek Çin yapımı başarı, parlak örneğiyle, ÇKP'nin Çin halkının yalnızca katı ve otokratik bir komünist rejim tarafından yönetilebileceği yönündeki gülünç ısrarına karşı ciddi bir tehdit oluşturmaktadır; tıpkı Ukrayna ve İsrail'in sırasıyla Rusya ve İran'ın yalnızca acımasız otoriterliğin bölgesel olarak gelişebileceği yönündeki iddialarını yalanlaması gibi. Tayvan ne kadar gelişirse, Xi'nin adayı yutarak ve liberal Çin demokrasisinin izlerini ortadan kaldırarak Çin’i “birleştirme” arzusu da o kadar güçlenecektir.

 

Tayvan'ın yaklaşan saldırıya direnip direnemeyeceği ve nasıl direnebileceği ve bölgesel ve küresel müttefiklerinin ona nasıl yardım edebileceği, Hoover Enstitüsü ve Demokrasileri Savunma Vakfı'nın eski ulusal güvenlik danışman yardımcısı ve Çin uzmanı Matt Pottinger'ı uzun yıllar meşgul etmiştir.

 

 Ve The Boiling Moat kitabında Pottinger’in derlediği ve editörlüğünü yaptığı bir dizi makaleden oluşan bu çalışma, Tayvan ve dostlarının Xi'nin emellerini caydırmak ve bu emellerin habercisi olan istilayı engellemek için atması gereken adımları ikna edici bir şekilde tanımlıyor.

 

 

Giriş makalesinde Pottinger, yumuşak gücün -ekonomik, kültürel, diplomatik- önemli bir rol oynadığını açıklıyor. Ancak “askeri sert güç biçimindeki açık gücün”, “Çin'i Tayvan üzerinde jeopolitik bir felakete yol açmaktan kaçınmaya ikna etmenin anahtarı olduğu” konusunda ısrar ediyor.

 

Han hanedanından bir devlet adamı olan ve “metal surların ve kaynayan hendeklerin” faydalarını öven Kuai Tong'a başvuruyor. Ada ülkesi ancak Tayvan Boğazı'nı böylesine yasaklayıcı bir savunma barikatına dönüştürerek hayatta kalmayı umabilir.

 

Başlangıç olarak, Rice Üniversitesi'nden Gabriel Collins ve Deniz Harp Akademisi'nden Andrew Erickson ile Pottinger, Tayvan'ın neden bu kadar “büyük jeostratejik, ekonomik ve düşünsel önem” taşıdığını açıklayarak neyin tehlikede olduğunu özetliyor.

 

Demokrasiler ölçeğinde dünya çapında sekizinci sıraya kadar yükselen Tayvan, diğer tüm Asya ülkelerinin yanı sıra ABD'nin de önünde yer alıyor. Muhtemelen dünyanın en önemli çağdaş kaynağı olan yarı iletkenlerin geliştirilmesi ve üretimine hakimdir.

 

Ve Batı Pasifik'in kavşağında, Japonya'ya, Filipinler'e, Güneydoğu Asya'ya ve ötesine açılan bir kapı konumunda. Xi'nin yağmacı rejiminin eline düşmesi siyasi, ekonomik ve stratejik açıdan felaket anlamına gelecektir; bir uzman Tayvan'a erişimin kesilmesi halinde ABD'nin GSYİH'sinin yüzde on kadar düşeceğini tahmin ederken, yazarlar da “son 80 yılda insanlık durumundaki bu kadar gelişmenin temelini oluşturan ABD liderliğindeki savaş sonrası düzenin sona ereceğini” öngörmektedir.

 

Peki Tayvan tam olarak ne yapmalı?

 

George Mason'dan Michael Hunzeker, Tayvanlı askeri ve diplomatik uzman Enoch Wu ve İsrailli strateji uzmanı Kobi Marom, Tayvan'ın kendisini hızlı bir seferberliğe hazırlaması ve uzun süreli bir savaş için çelikleştirmesi gerektiğini savunuyor.

 

Somut olarak, düzenli ve yedek kuvvetlerini güçlendirmeli, askeri eğitimini artırmalı, mühimmat stokunu büyük ölçüde artırmalı ve iç kararlılığını güçlendirmelidir. Tayvan'ı, ulusal hizmetin zorunlu ve kapsamlı olduğu İsrail’i taklit etmeye çağırıyorlar.

 

Georgetown Dış Hizmet Okulu'ndan Ivan Kanapathy ise Tayvan'ı, Halk Kurtuluş Ordusu'nun Boğaz'daki ve Tayvan hava sahasındaki provokasyonlarına daha agresif bir şekilde karşı koymaya teşvik ediyor. “Bir adanın ele geçirilmesine aktif bir şekilde direnmek, dünyanın geri kalanına açık bir sinyal gönderecektir: Çin şiddetli bir revizyonist güçtür ve Tayvan kendisi için savaşmaya hazırdır.”

 

Ancak Tayvan bunu tek başına yapamaz ve başta Amerika olmak üzere dostları da onu savunmaya hazır olmalıdır. Kışkırtıcı bir şekilde “Çin'in Donanmasını Batırmak” başlığını taşıyan bir bölümde, üç denizcilik uzmanı ve Donanma ve Deniz Piyadeleri emektarı “inkâr yoluyla caydırma” ya da “düşmanın askeri stratejilerinin başarı şansının az olduğunu anlamasını sağlamak ve böylece saldırganlıktan vazgeçirmek” stratejisini savunuyor.

 

Tek bir mesaj yüksek ve net bir şekilde ortaya çıkıyor: Ne Tayvan ne de müttefikleri, öngörülebilir gelecekte gerçekleşme olasılığı çok yüksek olan Çin istilasına karşı hazırlıklı değil. Pottinger ve ekibi, bu eksiklikler hakkında bir klakson çalarak ve bunları gidermek için sağduyulu öneriler sunarak özgürlük ve refah için bir darbe vurmuşlardır.

 

Kaynak:  The Federalist

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.



DİĞER YAZILAR


Haritalar ile belirlenen sınırların ötesinde

2022 © Tüm hakları saklıdır.