Abdurrauf Fıtrat 1886 yılında Buhara’da doğdu. 1910’lu yıllarda İstanbul’da, Darülfunun’da eğitim gördü. İstanbul’dayken birçok önemli gazete ve dergilere yazılar yazdı. Şair, yazar olarak yazdığı ilk eserlerini de İstanbul’da yayınlattı.
1914’te ülkesine döndükten sonra Yaş Buharalılar Cemiyeti’nin liderliğini yaptı. Türkistan Cedid hareketinin en önemli isimlerinden biriydi. Hayatının sonuna kadar milli uyanış, toplumsal kalkınma ve milli kimliği daha derinden anlamayı teşvik eden makaleler, piyesler, bilimsel çalışmalar yazdı. “Milliyetçi ruhla eserler yazmak” daha sonra Fıtrat’a yöneltilen bir suçlama hâline geldi.
SUÇU SABİT: MİLLİYETÇİLİK, TURANCILIK
Abdurrauf Fıtrat 1937 yılında Stalin tarafından başlatılan aydınları ve eğitimli kişileri yok etme politikasının kurbanı oldu. 1,5 yıllık hapisten sonra “Halk Düşmanı” suçlamasıyla 1938 yılında kurşuna dizilerek idam edildi.
Fıtrat, NKVD (Sovyetler Birliği İçişleri Halk Komiserliği) tarafından tutuklandığında kızı Severgül 8 yaşındaydı. Küçük yaşta olmasına rağmen Severgül’ün babasıyla ilgili hatıraları çok canlıdır. Fıtrat’ın kızı, şu an 93 yaşında. Sovyet döneminde “Halk düşmanı kızı” olarak birçok defa dışlandığını, hor görüldüğünü anlatıyor.
“BİR TEK EŞYAMIZI ALAMADAN EVİMİZDEN KOVULDUK”
Severgül Keramettullahhocayeva: Babamı ilk kez tutukladıklarında 3 gün sonra geri dönmüştü. İran’dan gelen bir kitap için sorguya tutmuşlar. Ondan sonra bir aylık ev hapsi cezası da verdiler. Öğrencileri eve gelip sınav veriyor, ders çalışıyordu. En son götürdüklerinde de babam bana, “3 gün sonra döneceğim” demişti fakat bir daha görmedim. 2-3 ay sonra annemi de hapse attılar. Beni de siyasi mahpus olan çocukların barındığı bir mekâna götürdüler. Dayım gelip alana kadar orada birkaç gün kaldım. Annem serbest bırakılınca evimize gittik fakat evimizi de başkalarına vermişler. Bir tek eşyamızı da alamadan kendi evimizden kovulduk, dayımın evine yerleştik.
MİLLİ AYDINLAR YOK EDİLDİ
Sovyet rejimi milli aydınları yok etmekle yetinmedi. Ailelerini de rahat bırakmadı. Birçok aydının ailesi de sürgün edildi, öldürüldü. Hayatta kalanlar ise halk düşmanının yakını yaftası ile yaşamını sürdürmek zorunda kaldı. Stalin’in başlattığı projeyle milletin en eğitimli, özgür görüşlü nesli yok edildi.
“HALK DÜŞMANININ KIZI OLARAK DIŞLANDIM”
Severgül Keramettullahhocayeva: “Babamı idam ettiler ve ben yıllar boyunca “Halk düşmanı”nın kızı olarak dışlandım. Komşular, tüm tanıdıklar bizimle iletişimini kesti. Kimse hal hatır sormaya cüret edemedi. Üniversiteyi kazandım fakat okutmadılar, kovdular. Ancak bazı iyi insanların desteğiyle İngilizce öğretmenliği okuyabildim. O zamanlar Sosyalist Parti üyesi olmadan kariyer yapmak mümkün değildi, parti de kabul etmedi. Böylece 90 yaşıma kadar çalıştım, son üç yıldır emekliyim!”
Abdurrauf Fıtrat, Çolpan ve Abdullah Kadiri gibi birçok aydın Sovyetler Birliği tarafından katledildi. Bugün ziyaret edilecek bir mezarları bile yok.