Türkiye’de bazı haber sitelerinde Aliya İzetbegoviç’in anti-faşist mücadeleye katılıp katılmadığına yönelik tartışmalar hakkında bir şeyler yazmaya gerek var mı diye uzun süre düşündüm ve bir sonuca vardım. Yüzlerce kez tekrarlanan yalan gerçeğin yerini alıyor. Ama ben, Aliya İzetbegoviç adının bu şekilde kirletilmesini istemiyorum. Aliya’nın biyografisi etkileyici ve onun hakkında bildiğim her şeyi yazmam uzun zaman alacaktı.
ALIYA İZETBEGOVİÇ ANTİ-FAŞİST VE ANTİ-KOMÜNİSTTİ
Aliya İzetbegoviç Nazilere asla hizmet etmedi. Hiçbir zaman Nazi olmadı. Kötü faşizme ve o dönemde faşistlerin yaptıklarına kararlılıkla direndi. Aliya İzetbegoviç aynı zamanda bir anti-komünistti ve daha önce bir partizan müfrezesine katılmış olmasına rağmen, savaştan sonra 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı. (Yugoslav Partizanları ya da Ulusal Kurtuluş Ordusu/ anti-faşist hareket) Partizan müfrezesine katılmadan önce insanî faaliyetlerde bulundu ve Sırp birlikleri tarafından evlerinden sürülen Doğu Bosna'dan gelen mültecilere yardım etti. Bunu sonraki 50 yılda yaşanacak tüm olayların arkasındaki itici güç olan "Mladi Muslimani" (Genç Müslümanlar) hareketi dâhilinde yaptı. İslam, anti-faşizm ve anti-komünizm “Mladi Muslimani” hareketinin genel yönelimini belirledi. Ekleyeceğim belge, Aliya İzetbegoviç’in sadece partizan hareketinin oluşumlarına katıldığını açıkça göstermektedir. Bu kısa bir süre olsa da göz ardı edilemez çünkü 1941'de savaşın başlangıcında Aliya İzetbegoviç henüz 16 yaşındaydı.
KOMÜNİST REJİM DÖNEMİN ENTELEKTÜEL GENÇLERİNİ ÖLDÜRDÜ
1945'teki savaştan sonra komünist hükûmet, Müslümanları ve İslam'ı benimseyen ve bunu alenen dillendiren herkesi öldürdü. O zamanlar komünist rejim için tehlike oluşturan entelektüel bir seçkini, Mustafa Busulaciç’i de öldürdüler. Daha birçok “Genç Müslüman” idama mahkûm edildi. Öldürülenler Yugoslavya’nın entelektüel gençleriydi. Aliya İzetbegoviç, 1946'da böyle bir hareketin üyesi olarak tutuklandı. O sırada askerlik hizmetini Yugoslav Halk Ordusu'nda yaptı ve burada askerî mahkemede yargılandı. 3 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bütün hayatını Müslümanlara ve İslam'a, ülkesi Bosna Hersek'e ve dünyadaki Müslümanların birliğine adadı. "İslam Deklarasyonu" kitabını yazdığı için 8 yıl hapis yattı. Sırplar yıllardır Nazizm'e atfedilen kurgusal bir karakterin fotoğraflarını Aliya’a atfederek medyada dolaştırıyor ve aslında Alija’ya benzemeyen bu kişinin o olduğunu iddia ederek propaganda yapıyor. Bu nedenle Sırp yetkililer, Srebrenitsa'daki soykırımı yıllardır inkâr ediyor; İslamî aşırılık ve terörizme, İslamî faşizme ve Nazizm'e karşı savaştıklarını söyleyerek Srebrenitsa Soykırımını meşrulaştırıyor. Farklı mecralardaki tartışmalar onların yalanlarına alet olmak ve onlarla aynı safta olmak anlamını taşır.
GERÇEĞİ BİLMEK İSTEYEN ALİYA’NIN KİTAPLARINI OKUYABİLİR
Batı'ya gelince, Aliya onlardan ahlaki ilke ve değerlerini değil, yalnızca "Batı'nın çalışma şeklini" almamız konusunda ısrar etti. Öğrencilerimize Bosna'ya döndüklerinde kendilerini Batı'dan aşağı veya kendi halklarından üstün görmemeleri gerektiğini söyledi. Bunun yanlış olduğunu düşündü. Ne de olsa gerçeği bilmek isteyen herkes Alija’nın kitaplarını okuyabilir.
Eğitim, insanlarımızın uğraşması gereken bir konudur.