OLİMPİYAT TÖRENİ BATI'NIN KÜLTÜREL KOKUŞMUŞLUĞUNUN GÖSTERGESİ

System.Web.UI.WebControls.Label / OLİMPİYAT TÖRENİ BATI'NIN KÜLTÜREL KOKUŞMUŞLUĞUNUN GÖSTERGESİ / OLİMPİYAT TÖRENİ BATI'NIN KÜLTÜREL KOKUŞMUŞLUĞUNUN GÖSTERGESİ / hamaset.com.tr

1 Ağustos 2024 Perşembe

151 Görüntüleme

MERCEK
Çeviren:Haber Merkezi |

Paris Olimpiyat Oyunları'nın açılış törenindeki bazı bölümler, izleyiciler tarafından zor anlaşıldı ve tartışmalara yol açtı. Avrupa kültürel yozlaşmada benzeri görülmemiş bir artış mı yaşıyor?

OLİMPİYAT TÖRENİ BATI

Yazar: Ding Gang

Çeviri: M. Hulusi Cengiz

 

Birçok kişi için Fransız kültürü genellikle romantizm, zarafet ve güzelliğin sembolü olarak kabul edilir. Ancak Paris Olimpiyat Oyunları'nın açılış törenindeki bazı bölümler, izleyiciler tarafından zor anlaşıldı ve tartışmalara yol açtı. Fransız kültürü, kültürel bölünmelerde benzeri görülmemiş bir artış mı yaşıyor?

 

Paris Olimpiyatları'nın açılış töreninde drag queenler, dansçılar ve modellerin yer aldığı bir performans, büyük tartışmalara neden oldu. Leonardo da Vinci'nin "Son Akşam Yemeği" tablosunu taklit eden bu gösteri, Batılı muhafazakârlar ve dini gruplardan ciddi eleştiriler aldı.

 

Bazıları bu performansı, Fransa'nın zengin kültürel çeşitliliğinin ve açıklığının bir kutlaması olarak selamladı. Ancak sağcı eleştirmenler, Fransa'nın çok kültürlü toplumunun tasvirinin ve avangart sanat formlarının dahil edilmesinin, geleneksel Fransız ve Hıristiyan değerlerinin altını oyduğunu savundu.

 

Bu tartışma, sanayi sonrası dönemde Fransa ve diğer Batılı gelişmiş ülkelerdeki köklü kültürel bölünmeleri ortaya koymaktadır

 

Toplumlar giderek çeşitlenip küreselleştikçe, tekil ve birleşik bir kültürel kimlik kavramı da sorgulanmaktadır. Geleneksel değerlerin korunması ile kültürel çeşitliliğin kucaklanması arasındaki gerilim genellikle solcu-sağcı çatışması olarak çerçevelenir. Pek çok Batı ülkesinde yaygındır.

 

Fransa'da "Fransızlık" kavramı, ülkenin sanat, edebiyat, mutfak ve tarih gibi zengin kültürel mirasıyla uzun zamandır yakından ilişkilidir. Ancak Fransa nüfusunun özellikle kentsel alanlarda artan çeşitliliği, Fransız olmanın ne anlama geldiğinin yeniden değerlendirilmesine yol açmıştır.

 

Bir tarafta muhafazakâr gruplar, ülkenin tarihi, dili ve geleneği ile karakterize edilen öz Fransız kimliğini korumaya çalışmaktadır. Buna karşılık ilericiler, çeşitliliği ve modern etkileri kucaklayan, evrim geçiren bir kimliği savunmaktadır. Bu gerilim sanat ve kültürün ötesine geçerek ulusal kimlik ve sosyal değerlerle ilgili konulara da dokunmaktadır.

 

Ekonomik eşitsizlik, bu kültürel gerilimleri daha da şiddetlendirmiştir

 

Son yıllarda Fransa, başta Sarı Yelekliler hareketi olmak üzere çeşitli sosyo-ekonomik çalkantılar yaşamıştır. Tabandan gelen bu protesto, ekonomik eşitsizlikler, hükümetin kırsal bölgeleri ihmal etmesi ve neoliberal ekonomi politikalarının etkilerine yönelik yaygın hoşnutsuzluktan kaynaklandı. Hareket, kentsel ve kırsal nüfus, elitler ve işçi sınıfı vatandaşları ile küreselleşmeden yararlananlar ve geride kalanlar arasındaki derin bölünmeleri vurguladı.

 

Bu tür kültürel bölünmeler, Fransa'ya özgü değildir. Birçok gelişmiş Batı ülkesinde, sanayi sonrası dönem önemli kültürel değişimleri beraberinde getirmiştir. Geleneksel endüstrilerin gerilemesi ve küreselleşme, hareketliliği ve çeşitliliği artırarak geleneksel kültürel kimlik kavramlarına meydan okumuştur.

 

Örneğin, ABD'de göç ve kültürel çeşitlilik üzerine tartışmalar on yıllardır çekişmeli bir hal almıştır. Gelişmiş Batı ülkelerinde milliyetçi ve popülist hareketlerin yükselişi, geleneksel ve dini değerlere ve ekonomik güvenliğe yönelik algılanan tehditlere karşı bir tepkiyi yansıtmaktadır.

 

Sosyal medyanın yükselişi de bu kültürel bölünmelerin şiddetlenmesinde önemli bir rol oynamıştır. Sosyal medya platformları, bireylerin aynı görüş ve değerlere sahip kişilerle bağlantı kurabildiği yankı odaları yaratarak mevcut inanç ve önyargıları pekiştirmektedir. Bu da kutuplaşmaya yol açmakta ve bireyler kendi bakış açılarında giderek daha fazla yerleşik hale gelmektedir.

 

Sanayi sonrası dönem, önemli ekonomik değişiklikleri de beraberinde getirmiştir. Geleneksel endüstrilerin gerilemesi, özellikle kırsal bölgelerde işsizliğe ve mali güvensizliğe yol açmıştır. Bu durum, her ikisi de geleneksel yaşam biçimine tehdit olarak görülen küreselleşme ve göçe karşı kızgınlığı körüklemiştir.

 

Paris Olimpiyat Oyunları'nın açılış töreni bize bir şey gösterdiyse, o da Batı kültürünün benzeri görülmemiş bir boşluk yaşadığıdır. Bunun nasıl gelişeceği ve uzlaştırılıp uzlaştırılamayacağı, Batı kültürünün küresel jeopolitik üzerindeki etkisiyle ilgilidir.

Kaynak: globaltimes.cn

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.



DİĞER YAZILAR


Haritalar ile belirlenen sınırların ötesinde

2022 © Tüm hakları saklıdır.