Yazar: Becky Alexis-Martin
Çeviri: M. Hulusi Cengiz
Pek çok şey, ABD seçimlerinin sonucuna bağlı olacak. Donald Trump seçilirse, Ukrayna’ya askeri yardımı keseceğini ve savaşı “bir gün” içinde sona erdireceğini söyledi.
Bu durum, Kiev'in Ukrayna topraklarını mevcut işgal hatları boyunca terk etmek zorunda kalabileceği anlamına gelebilir. Analistler, Ukrayna'nın ağustos ayında Rusya içinde gerçekleştirdiği Kursk saldırısının sebeplerinden birinin bu olduğunu, çünkü ele geçirilen toprakların müzakerelerde değerli bir pazarlık kozu olacağını belirtiyorlar.
Ancak bu süreçte, Rusya'nın Ukrayna’nın doğusundaki saldırısı oldukça kanlı geçti. ABD istihbarat raporlarına göre, ölü ve yaralı sayısı günde 1.000'e kadar çıktı. Bu durum, daha önceki Rus ve Sovyet askeri harekatlarının “kıyma makinesi” taktiklerini hatırlatıyor.
“Kıyma makinesi”, düşmanı ezmek için yoğun birlik kullanımına dayalı bir savaş taktiğidir. Bu yaklaşım, yıpratma ve kitlesel seferberlik gibi eski stratejilerin bir kombinasyonudur ve yaklaşık doksan yıldır Rusya tarafından uygulanmaktadır.
Yıpratma stratejisinin temelinde sayı üstünlüğünün fiziksel ve psikolojik etkisi yatar. Düşman, dalga dalga gelen birliklerin gücü karşısında tükenir. Kitlesel seferberlik ise, belirli bir bölgeye büyük çaplı birlik hareketi yaparak düşmanı alt etmeyi amaçlar. Her iki strateji de bireysel yaşamların değerini göz ardı eder.
Rus ordusu, Napolyon’un 1812’deki işgaline karşı, örgütlenme ve taktik anlamında üstün bir yıpratma savaşı yürütmüştür. Bir asır sonra ise Rus İmparatorluğu büyük kayıplar vermesine rağmen, Birinci Dünya Savaşı sırasında başarılı büyük karşı saldırılar düzenlemiştir.
“Kıyma makinesi” taktiği Sovyet askeri stratejilerine de yerleşmiştir.
Stalin’in, İkinci Dünya Savaşı’ndaki liderliğinde, “niceliğin kendine has bir niteliği vardır” sözüyle bu taktik kökleşmiştir. Stalingrad ve Kursk gibi büyük muharebelerde milyonlarca asker kullanılmış ve Sovyet ordusu, doğu cephesinde sayı üstünlüğü sayesinde Nazi ordusunu durdurmayı başarmıştır.
Ancak geçmişteki zaferler gelecekteki başarıları garanti etmez. Putin ve askeri planlamacıları için, askerlerinin ölü ya da yaralı olmaları yalnızca “ikincil zarar” olarak görülüyor. 2022’den bu yana 70.000’den fazla Rus askerinin öldüğü tahmin ediliyor. Rus ordusunun deneyimsiz savaşçılara daha fazla güvenmesi nedeniyle kayıpların daha hızlı arttığı bildiriliyor.
Sivil askerler, işgalin başlangıcından bu yana ölenlerin büyük kısmını oluşturuyor. Bu kayıplar, motivasyonu yüksek bir düşmana karşı savaşan askerlerin bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Ayrıca yetersiz tıbbi bakım ve düşük kaliteli koruyucu teçhizat da bu kayıpların artmasına neden olan faktörler arasında. Rus devlet medyası ölen askerlerin hikayelerini ve görüntülerini paylaşıyor, ancak asker ailelerinin ve eşlerinin moralleri çökmüş durumda.
Nihai Fedakârlık
Ancak Putin'in "kıyma makinesi" genişlemeye devam ediyor. Rus hükümeti, 2025 yılında ulusal güvenlik ve savunma için yıllık hükümet harcamalarının %41'ine denk gelen 133,8 milyar Sterlin harcamayı planladığını açıkladı. Artık 18-30 yaş arası tüm sağlıklı erkekler askere alınabilecek ve Rusya kısa bir süre önce, asker sayısının üçüncü kez artırılması talimatını verdi. Yaklaşık 180.000 askerin daha askere alınmasıyla, Rusya'nın ordusu yaklaşık 2.4 milyon kişiyle dünyanın en büyük ikinci ordusu olacak. Ancak bu ordu niteliksiz ve bireysel askerler için çok az koruma sağlıyor.
Ukrayna ise askerlerinin hayatlarını gözden çıkarılabilir olarak görmüyor ve nispeten iyi eğitimli ve kaynaklara sahipler. Ancak Ukrayna’daki dinamik değişiyor olabilir. Ülkenin Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky, Nisan 2024’te zorunlu askerlik yasalarını imzaladı ve bu yasalar, askere alınma yaşını 25’e indiriyor. Bu durum, uygun erkeklerin artık askere alma görevlileri tarafından restoranlardan ve gece kulüplerinden sürüklenerek götürüldüğü bir noktaya geldi.
Rusya'nın "kıyma makinesi" taktikleri yanılmaz değildir ve eninde sonunda çökecektir. Uzaktan keşif çağında, büyük birlik oluşumları hızla büyük hedefler haline gelebilir. Rusya, yüksek maaş vaadi ve zorunlu askerlik sopasıyla askeri katılımı zorlayabilir, ancak büyük ve motivasyonsuz bir ordu modern savaş için iyi donanımlı değildir ve bu eninde sonunda azalan getiriler sağlayacaktır.
Rusya'nın tamamında sıkıyönetim ilan edilse bile- Putin, Eylül 2022’de Ukrayna’nın işgal altındaki kısmında sıkıyönetim ilan etmişti- bu, Rusya’nın karşı karşıya olduğu köklü yapısal sorunların üstesinden gelemeyecektir. Askerlerin ve gazilerin yetersiz bakımı, sakatlık ve travma sonrası stres bozukluğu tedavisi gibi uzun vadeli sorunlar yaratacaktır.
Kötü bakım kültürünün sosyal ve kültürel zararları, Rusya’da şimdiden kendini göstermeye başladı. Gaziler, evlerine döndükten sonra yaklaşık 190 ciddi suç işledi. Putin’in barışa ilgi göstermediği bir ortamda, Rus savaş makinesinin kendi kendini tüketmesini ve bunun uzun vadeli sonuçlarının ölümcül olmamasını ummaktan başka bir çare yok.
Kaynak: The Conversation
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.