Seçim kanunu değişikliği teklifi uzun zamandır Ankara kulislerinde konuşuluyordu. AK Parti ve MHP tarafından ortak çalışma ile hazırlanan 15 maddelik kanun teklifi 14 Mart tarihinde TBMM’ye sunuldu. AK Parti Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı ile MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, kanun teklifinin detayları hakkında ortak basın toplantısı düzenledi.
ÜÇ ANA KATEGORİ VAR
Seçim kanunu değişikliği teklifini üç ana kategoride ele alabiliriz; seçim barajı değişikliği, milletvekili dağılımı ve artık oy, meclis gruplarının nitelikleri.
Yeni düzenleme ile birlikte %10 olan seçim barajı, ittifaklar ya da seçime tek başına giren partiler için %7 olarak kabul edilecek. İttifak kuran partilerin ise oy toplamlarının %7’yi geçmesi yeterli sayılacak.
Meclis içerisindeki milletvekili dağılımları ile ilgili önceki sistemde alınan toplam oy üzerinden ittifaklara, daha sonra da ittifak içi partilere dağıtılmaktaydı. Yeni tasarıya göre milletvekili dağılımı ise doğrudan partiler ve partilerin oy oranları üzerinden yapılacak. Böylelikle ittifakların milletvekili dağılımına etkisi sıfırlanacak.
Eski seçim yasasında herhangi bir siyasi parti kongrelerini, teşkilat oluşum süreçlerini tamamlayamamış olsa da TBMM çatısı altında gruplara dâhil olarak seçimlere katılabiliyordu. Yeni düzenleme ile bu, seçimlere girebilmek için bir yeterli olmaktan çıkarılıyor. Böylelikle seçime girebilmek için her siyasi parti Türkiye genelinde teşkilatlanmasını belli oranda tamamlamak zorunda kalacak. Geçmişte örneklerini gördüğümüz milletvekili transferleri ile TBMM’de grup kurma durumu bu şekilde engellenecek.
D’HONDT SİSTEMİ NASIL UYGULANIR?
Seçim kanunu değişikliği teklifinde adı geçen D’Hondt sistemi, Ghent Üniversitesi medeni hukuk bölümünden akademisyen ve matematikçi Belçikalı Victor D’Hondt tarafından 1878’de tasarlanmıştır. D’Hondt sistemi bugün Arjantin, Avusturya, Belçika, Bulgaristan, Çekya, Doğu Timor, Ekvador, Finlandiya, Galler, Hırvatistan, İskoçya, İsrail, İzlanda, Japonya, Kolombiya, Macaristan, Makedonya, Paraguay, Polonya, Portekiz, Romanya, Sırbistan, Slovenya, Şili ve KKTC’de uygulanmaktadır.
Sistemin temelinde bir siyasi partinin oyları, seçim bölgesinden bir milletvekili çıkarması halinde ikiye, iki milletvekili çıkarması halinde üçe bölünüyor. Sisteme göre oy dağılımının vekil sayısı üzerindeki etkisini tanımlamak için bir örneğe verebiliriz. Örneğin bir seçim bölgesinde; 120.000 oy alan A partisi, 75.000 oy alan B Partisi ve 55.000 oy alan C partisi olarak üç parti tanımlayalım. A Partisi 120.000 oy ile bir vekil çıkartıyor, ardından bu oy ikiye bölünüyor. B partisi 75.000 oy ile bir vekil çıkarıyor, bu oy da ikiye bölünüyor. A Partisi'nin 60.000 olduğu denklemde C Partisi henüz 55.000'de olduğu için A Partisi bir vekil daha kazanıyor. Bu denklemin sürdürülmesi halinde A Partisi 4, B Partisi 2 ve C Partisi ise 1 vekil ile seçimi sonuçlandırmış oluyor.
D’Hondt sisteminin önemini anlatmak için 2018 seçimlerinde Elazığ örneğinden söz edebiliriz. 2018 seçimlerinde Elazığ’da 347.260 geçerli oy kullanılmıştır. Cumhur İttifakı 237.192 oy ile %68,22, Millet İttifakı ise 70.040 oy ile %20.14 oy oranına ulaşmıştır. Cumhur İttifakı içerisinde AK Parti 189.933 oy, MHP 47.259; Millet İttifakı içerisinde ise CHP 37.080, İYİ Parti 26.794 ve Saadet Partisi 6.166 oy almıştır. Bu oy oranlarına göre 5 milletvekili çıkaran Elazığ’dan AK Parti 4, CHP ise 1milletvekili çıkarmıştır. Sistemin adaletsizliği tam da burada ortaya çıkmaktadır.
TEMSİLDE ADALET SAĞLANACAK
47.259 oy alan MHP vekil çıkaramamış, 37.080 oy alan CHP ise ittifak sayesinde 41 yıl sonra ilk defa Elazığ’dan vekil çıkarmıştır. Bu kapsamda milli iradenin meclise yansımasında sorunlar yaşanmaktadır. Kanun teklifinin kabul edilmesi halinde, bölgede %1 bile oyu bulunmayan partilerin, ittifaklarla milletvekili çıkarma ihtimali ortadan kaldırılmış olacak ve adaletsizlik önlenecek.
Kanun değişikliği teklifine dair yapılan basın toplantısında MHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldız, temsil sistemindeki adaletsizliğin bu düzenleme ile ortadan kaldırılacağını ifade ederek, “Milletvekili Seçimi Kanunu'nda yapılacak değişiklikle, siyasi partiler, seçim bölgesinde gerekli oy oranına ulaşmadan içinde bulunduğu ittifakın artık oyundan faydalanarak milletvekili çıkaramayacak. Bunun açık izahı budur. Türkiye genel barajını ittifakla geçecek ancak milletvekili çıkarması partinin kendi oyuna bağlı, artık oylardan faydalanılamayacak” dedi.
OY VERME HAKKINI SAPTIRIYOR
Basın toplantısında konuşan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayatı Yazıcı ise D’Hondt sisteminin oy verme hakkının sapmasını da engelleyeceğini ifade ederek, “İttifakı oluşturan partilerin oy oranları, ittifak çerçevesinde oyu belirlenecek, o oyla birlikte D'Hondt sıralamasına girecek. İttifak içinde aldıkları oy ittifak içinde belirlenecek, sonra ittifakı oluşturan her partinin aldığı oyun miktarı oranları D'Hondt sıralamasında işlem görecek. 'Artık oy' yansıması, oy verme hakkının sapmasına yol açıyor, bunu ortadan kaldırıyoruz” dedi.
ERKEN SEÇİM TARTIŞMALARI RAFA KALKTI
2023’e yaklaştığımız bugünlerde erken seçim tartışmaları gündemde yerini koruyor. Kanun değişikliği teklifinin kabul edilmesi halinde erken seçim tartışmalarına da son verilmiş olunacak. Anayasa’nın 67. maddesi uyarınca seçim kanununda yapılan bir değişiklik halinde seçimler, en erken 1 yıl sonra yapılabiliyor.