Yazar: Felice Friedson

Çeviri: M. Hulusi Cengiz

İran'ın Hedefleri Düşündüğünüzden Daha  Farklı

İsrail’in Lübnan’da Hizbullah komutanı Fuad Şükrü’yü öldürmesi ve İran’ın Hamas lideri İsmail Haniye’yi öldürdüğü iddiaları, büyük bir intikam eylemi beklentisini artırdı. Ancak bundan sonra olacakların çoğu, İran'ın bölgeyi ve ötesini istikrarsızlaştırma stratejik hedeflerine en iyi şekilde hizmet edecek şekilde şekillenecektir.

İran'ın nihai kararı ne olursa olsun, İsrail ve Lübnan’daki ordular harekete geçiriliyor, komuta merkezleri her türlü senaryoya hazır hale getiriliyor ve sınır boyundaki vatandaşlar tahliye ediliyor. Psikolojik ve ekonomik zararlar şimdiden hissedilmeye başlandı.

Bu sadece İsrail'in sorunu değil. Pek çok Amerikalı, İran'ın emellerinin boyutunu kavrayamayabilir. İran, dünyayı istikrarsızlaştırmak, Arap ülkelerini aşırıcılıkla yeniden şekillendirmek ve Amerikan varlıklarına ağır darbe vurmak istiyor.

İran’ın yüce lideri Ali Hamaney, amaçlarının İsrail’i ve Amerika’yı yok etmek olduğunu açıkça belirtmiştir. Bu iki müttefik, İran’ın hedef tahtasında yalnızca iki örnek. İran, bölgesel süper güç unvanını kazanacak nükleer yeteneklere aşırı odaklanmış durumda.

Dünya İran'ın Orta Doğu'daki stratejik oyununu izlerken, rejim dört aydan kısa bir sürede en az 13 nükleer silah üretimi için gerekli uranyumu elde edebilir hale geldi.

Verona Uluslararası Güvenlik Çalışmaları Ekibi'nin İran Masası Direktörü Shahin Modarres, The Media Line’a verdiği demeçte, “İran İslam Cumhuriyeti’nin nükleer silah geliştirme potansiyeli, özellikle enerji bağımlılığı ve göç baskıları gibi iki kritik faktör nedeniyle Avrupa için önemli stratejik kaygılar yaratmaktadır” dedi.

İran’ın vekil gruplarına verdiği destek, bölgesel istikrarsızlığı artırıyor ve göç baskılarının artmasına neden oluyor. Modarres’e göre, bu da İran’ın istikrarsızlık kampanyasının bir başka örneği.

İran bölgeyi stratejik üslerden temizlemeyi hedefliyor

Mevcut çatışmanın genel şemadaki önemini anlamak için Cibuti’den Katar, Ürdün, Bahreyn, Suriye, Irak ve Türkiye’ye kadar yayılan askeri üsse odaklanmak gerekiyor. İran, bölgeyi bu stratejik üslerden temizlemeyi hedefliyor.

Geçtiğimiz yıl, İran destekli Husiler, Süveyş Kanalı’na doğudan giden Bab el Mandeb nakliye yolunu bağladı ve gemilere saldırdı. Amaçları Batılı gemileri vurmak veya ele geçirmek ve ticareti sekteye uğratmak. Uluslararası Denizcilik Örgütü’ne göre, dünya arzının dörtte biri olan milyonlarca varil petrol, sadece 20 mil genişliğinde ve 70 mil uzunluğundaki bu ince şeritten geçiyor.

İran’ın vekilleri, ekim ve ocak ayları arasında Irak ve Suriye’de Amerikalılara yönelik 150’den fazla saldırı düzenledi. Yakın zamanda Irak’taki El-Esad Hava Üssü’ne yapılan roket saldırısında Amerikan askerleri yaralandı ve saldırıyı Irak İslami Direniş üstlendi. Grubun İran ile bağları var ve amaçları, ülkelerini ABD askeri personelinden temizlemek.

Aynı grup, 28 Ocak’ta Ürdün’deki bir karakola düzenlenen insansız hava aracı saldırısında da üç Amerikan askerini öldürdü. ABD, bu saldırılara misilleme olarak yedi bölgede 85 hedefe saldırdı.

İran’ın düşmanlığı o kadar kapsamlı ki, vekilleri ABD ile uzun süreli dostlukları olan ülkeleri istikrarsızlaştırmaya çalışabilir ve hükümetlerini İran’ın vekil rejimleriyle değiştirmeyi hedefleyebilir. Bu durum, Dini Lider Ayetullah Ruhullah Humeyni’nin 1979’da ilan ettiği aşırı Şii yayılmacı ideolojisiyle örtüşüyor.

ABD, İran’ın etki alanının sadece Gazze Şeridi veya Arap topraklarıyla sınırlı olmadığını, aynı zamanda Washington sokaklarında ve Harvard kampüsünde de olduğunu anlamalıdır. Tahrip edilen yüksek öğrenim kurumlarının ve istifa eden yöneticilerin sayısı muazzamdır.

Eğer sözler eyleme dönüşürse, yeni akademik yıl Amerika ve Avrupa sokaklarında İran destekli ideolojinin yayıldığı acı verici hatırlatmalarla dolu olacaktır.

Kısa süre önce FBI ve diğer ABD devlet kurumları hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi başkanlık kampanyalarını hedef alan hackleme girişimlerinin arkasında İran hükümetinin olduğunu belirledi.

Bu, İran’ın kötü niyetli bozgunculuğunun uzun listesindeki bir diğer örnektir.

Nimitz sınıfı bir uçak gemisi olan USS Abraham Lincoln, Amerika'nın donanma varlığını güçlendirmek için Orta Doğu’ya ulaştı. Bu, her gün görülen bir durum değil. Bir diğer uçak gemisi USS Theodore Roosevelt, sekiz destroyer ve birçok diğer gemi ve savaş uçağıyla birlikte görev yapıyor. Toplamda, Amerika’nın savaş gemilerinin üçte biri bölgede toplandı ve USS Georgia seyir füzesi denizaltısı da yolda.

İran’ın mevcut dini lideri Ali Hamaney, silahların ve askeri taktiklerin dilinden anlıyor - nükleer yakıt zenginleştirme ve komşu ülkelere karşı istikrarsızlaştırma çabaları. Ama aynı zamanda zamanlamayı da iyi biliyor.

Dünyanın, dini liderin sadece İsrail ve Ortadoğu'yu değil, aynı zamanda Amerika ve Batılı ülkeleri hedef aldığını ve bu ülkeler için kargaşa ve yıkım yaratmayı amaçladığını anlaması gerekiyor.

Tahran taktikseldir ve zamanlama onların tarafındadır.

Kaynak: Newsweek

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.