Fransa’nın başkenti Paris'te yüzlerce Cezayirlinin barışçıl gösterilerde Fransız polisince öldürüldüğü, devletin en üst düzey yetkililerinin 1961’deki katliamdan haberdar olduğu ve suçluların cezalandırılmaması dâhil birçok duruma göz yumduğu ortaya çıktı.
300’DEN FAZLA CEZAYİRLİ ÖLDÜRÜLDÜ
Paris’te 17 Ekim 1961’de kendilerine getirilen sokağa çıkma yasağını protesto için barışçıl gösteri yapan 30 bin kadar Cezayirliden 300’den fazlası Paris Polis Müdürü Maurice Papon’un emriyle polisin müdahalesi sonucu öldürüldü.
Yaklaşık 40 yıl görmezden gelinen ancak 1998’de devletin sadece 40 kişinin ölümünü kabul ettiği katliamla ilgili hiçbir yetkili ceza almadı.
CUMHURBAŞKANI OLAYDAN HABERDARDI
Mediapart’ın Fransa’da geçen yılsonunda kamuoyuna kısmen açılan cumhurbaşkanlığı arşivlerine dayandırdığı habere göre, 5. Fransa Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanlarından General Charles de Gaulle ve kabinesi 17 Ekim 1961’de Paris’te katliamla sonuçlanan olaylardan haberdardı.
De Gaulle ve kabinesinin hatıratlarında hiçbir şekilde bahsetmediği bu olaylara dair arşivlerde ulaşılan belgeler Cumhurbaşkanı'nın katliamı ve polisin olaydaki sorumluluğunu bildiğini gösterdi.
BELGELERDE YER ALIYOR
Fransızların iftiharla bahsettiği eski cumhurbaşkanlarından De Gaulle’ün "Cezayirliler Danışmanı" Bernard Tricot’a ait 28 Ekim 1961 tarihli notlarda, olaylarda 54 kişinin öldüğü, ölümlere dair adli tatbikat başlayabileceği bilgileri yer alıyor.
Danışmanın notlarında Paris bölgesinde 22 Ekim’den bu yana Cezayirli Müslümanların cesetlerinin bulunduğu, savcıların konuya dair yeterli kanıtı olmadığını belirttiği yer alırken 6 Kasım 1961 tarihli notta da De Gaulle’ün olaylardan haberdar olduğu anlaşılıyor.
YARGILAMA İÇİN ADIM ATILMADI
Tricot, ikinci notunda De Gaulle’e, hükümetin savcılara müdahale etmeme veya hâkimlere olayların aydınlanmasına dair talimat verme yönünde bir tutum belirlemesi talebini iletiyor.
Cumhurbaşkanı General de Gaulle, nota cevaben olayın aydınlatılması ve suçluların yargılanmasını istese de bu noktada olumlu herhangi bir adım atılmıyor ve sorumluların üstüne gidilmiyor.
YETKİLİLER KATLİAMDAN SORUMLU TUTULMADI
Cezayirlilere olabildiğince "sert müdahale edilmesi" emrini veren Paris Polis Müdürü Papon ve onu koruyan dönemin İçişleri Bakanı Roger Frey, katliamdan sorumlu tutulmadı.
Elysee arşivlerinde, Papon’un cumhurbaşkanlığı genel sekreterliğine gönderdiği ve görüldü olarak imzalanan raporda, gösteriye dair şikâyetlerin polis tarafınca araştırıldığı, iddiaların ise avukatlar tarafından uydurulduğu ifadeleri yer alıyor.
Ayrıca, yine Elysee Danışmanı Tricot’a ait olduğu düşünülen bir notta, 1961’de Cezayir Bağımsızlık Hareketi’ne (FLN) atfedilen Cezayirlilere yönelik bazı saldırıları Fransız polisinin yaptığı detaylarıyla anlatılıyor.
KATLİAMIN KAYIP HALKASI
Fransız tarihçiler Fabrice Riceputi ile Gilles Manceron, söz konusu belgelerin 1961 Paris Katliamı’nın tarihçesindeki kayıp halka olduğunu vurguladı.
Riceputi, De Gaulle’ün olayların Başbakan Michel Debre ve kabinesince aktarılan versiyonunun yalan olduğunun farkında olduğunu ancak bunun sorumluların hesap vermesini sağlamaya yeterli olmadığını belirtti.
Manceron ise Cumhurbaşkanı’nın parlamentoda çoğunluğu kaybetmemek ve partisi tarafından dışlanmamak için katliamın sorumlularının hesap vermesi çabalarından vazgeçtiğini ifade etti.
ADLİ SORUŞTURMA BAŞLATILAMADI
Mart 1962’de söz konusu olaylara ilişkin tüm suç ve kabahatlere af getiren yasanın çıkmasıyla da yüzlerce Cezayirlinin hayatını kaybettiği 1961 katliamına dair hiçbir adli soruşturma başlatılmamış oldu.
Kaynak: AA