MYANMAR BATAKLIĞI VE ÇİN İLE ENDONEZYA'NIN STRATEJİK ÇIKARLARI

System.Web.UI.WebControls.Label / MYANMAR BATAKLIĞI VE ÇİN İLE ENDONEZYA'NIN STRATEJİK ÇIKARLARI  / MYANMAR BATAKLIĞI VE ÇİN İLE ENDONEZYA'NIN STRATEJİK ÇIKARLARI  / hamaset.com.tr

21 Ağustos 2024 Çarşamba

297 Görüntüleme

DÜNYA
Çeviren:Haber Merkezi |

Myanmar'daki süregelen şiddet ve istikrarsızlık, sadece ülke içindeki krizi derinleştirmekle kalmamış, aynı zamanda bölgesel güvenlik ve uluslararası ilişkiler üzerinde de geniş kapsamlı etkilere yol açmıştır.

MYANMAR BATAKLIĞI VE ÇİN İLE ENDONEZYA

Yazar: Simon Hutagalung

Çeviri: M. Hulusi Cengiz

 

Myanmar'da, askeri cuntanın muhalif gruplara ve etnik azınlıklara yönelik süregelen baskıları, bölgede ciddi bir istikrarsızlığa neden olmuştur. Myanmar'ın eski askeri lideri Than Shwe ile Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi arasında kısa süre önce gerçekleşen görüşme, Çin'in bölgede artan nüfuzunu gözler önüne seriyor. Çin, kendisini bir arabulucu olarak sunarken, gerçek niyetlerinin barışı tesis etmek mi yoksa kendi çıkarlarını korumak mı olduğu konusunda endişeler mevcuttur.

 

Bu bağlamda, Endonezya'nın Seçilmiş Başkan Prabowo liderliğinde Güneydoğu Asya'nın diplomatik sahnesinde bir köprü rolü üstlenme potansiyelini incelemek önemlidir. Myanmar'daki siyasi kargaşa, Şubat 2021'de Aung San Suu Kyi'nin demokratik yollarla seçilmiş hükümetini görevden alan askeri darbeden bu yana devam ediyor. Cunta yönetimi, muhalefete yönelik ağır baskılar, yaygın insan hakları ihlalleri ve yüz binlerce kişinin yerinden edilmesiyle karakterize olmuştur. Özellikle Rohingya nüfusu olmak üzere etnik azınlık grupları ciddi zulme maruz kalırken, ülke ekonomisi de ordunun kötü yönetimi nedeniyle büyük zarar görmüştür.

 

Myanmar'daki süregelen şiddet ve istikrarsızlık, sadece ülke içindeki krizi derinleştirmekle kalmamış, aynı zamanda bölgesel güvenlik ve uluslararası ilişkiler üzerinde de geniş kapsamlı etkilere yol açmıştır. Bu durumda Myanmar, giderek daha fazla Çin'e bağımlı hale gelmiştir. Than Shwe ve Wang Yi arasındaki son görüşme, Çin'in cuntanın iktidarını sürdürmesindeki önemini ortaya koyuyor. Than Shwe'nin istikrarın yeniden sağlanması için Çin'den yardım talep etmesi, iki ülke arasındaki derinleşen ilişkileri yansıtıyor. Ancak, Çin'in Myanmar'a müdahalesi, barışı sağlamaktan çok stratejik çıkarlar peşinde koştuğunu gösteriyor.

 

Çin'in Myanmar'a müdahalesi çok yönlüdür. Pekin, bir yandan cuntaya diplomatik ve askeri yardım sunarak onu uluslararası yaptırımlardan korumuş, diğer yandan ise Myanmar'daki etnik isyancı gruplarla temas kurarak çatışmalarda arabuluculuk yapmıştır. Bu sayede Çin, hem stratejik çıkarlarını korumaya çalışmakta hem de Myanmar'daki nüfuzunu sürdürmektedir. Ancak, Çin'in Myanmar'daki arabulucu rolü, gerçek niyetleri konusunda şüphe uyandırmaktadır. Çin'in eylemleri, çatışmayı çözmekten ziyade kendi çıkarlarını korumaya yönelik gibi görünmektedir.

 

Myanmar'daki duruma uluslararası toplumun tepkisi farklı olmuştur. Amerika Birleşik Devletleri, darbeye karışan askeri liderlere ve kuruluşlara yaptırımlar uygulayarak cuntaya karşı sert bir duruş sergilemiştir. Biden yönetimi, ordunun eylemlerini sürekli olarak kınamış ve demokratik yönetimin yeniden tesis edilmesi çağrısında bulunmuştur. Benzer şekilde, Avrupa Birliği de cuntaya yaptırımlar uygulamakta ve Myanmar'daki insani yardım çabalarına destek vermektedir. AB ayrıca askeri rejimin sivillere yönelik şiddete son vermesi ve muhalif güçlerle diyaloğa girmesi için uluslararası baskı yapılmasını savunmaktadır.

 

ASEAN'ın krize tepkisi ise karmaşıktır. Bölgesel örgüt içinde bazı üyeler cuntayla ilişkiye geçilmesini savunurken, diğerleri ise cuntanın izole edilmesi gerektiğini vurgulamaktadır. Şiddete son verilmesi ve diyaloğun başlatılması çağrısında bulunan ASEAN'ın Beş Maddelik Mutabakatı, henüz tam olarak uygulanmamış olsa da, bloğun krizi etkili bir şekilde ele alamaması, mutabakata dayalı karar alma sürecinin sınırlamalarını ortaya koymaktadır.

 

Buna rağmen, ASEAN bölgesel diplomaside hayati bir rol oynamaya devam etmektedir. Önde gelen üyelerinden Endonezya, Myanmar'daki çatışmaya barışçıl bir çözüm bulunması çağrısında bulunmaktadır. Ülke, sürekli olarak Myanmar'da diyalog ve demokratik yönetimin yeniden tesis edilmesi gerektiğini savunmaktadır. Endonezya'nın diplomatik çabaları, bağlantısızlığa olan tarihsel bağlılığı ve Güneydoğu Asya'daki lider rolüyle desteklenmektedir.

 

Seçilmiş Başkan Prabowo'nun göreve başlaması, Endonezya'nın bölgesel diplomasideki etkisini artırma potansiyeline sahiptir. Prabowo yönetimi, Endonezya'nın ASEAN içindeki nüfuzunu kullanarak Myanmar'daki krize daha koordineli ve etkili bir yanıt verilmesini sağlayabilir.

 

Myanmar'daki çatışmanın çözümünde Çin'in rolü, büyük önem taşımaktadır. Çin'in barış için bir kolaylaştırıcı mı yoksa kendi çıkarlarını ön planda tutan bir aktör mü olduğunun değerlendirilmesi gerekmektedir. Çin'in katılımı, olası bir çözümün önemli bir parçası olsa da, eylemleri barış ve istikrarı sağlamayı amaçlayan daha geniş bölgesel ve uluslararası çabalar çerçevesinde değerlendirilmelidir. Çin'in bir arabulucu olarak etkinliği, stratejik çıkarlarını koruma ve genişletme çabalarıyla tehlikeye girebilir.

 

Bu noktada, Endonezya, Başkan Prabowo'nun liderliğinde, bölgesel diplomaside önemli bir köprü kurucu olarak özel bir potansiyele sahiptir. Çin'in aksine, Endonezya'nın Myanmar'da benzer stratejik çıkarları bulunmamakta, bu da onu daha tarafsız ve güvenilir bir arabulucu yapmaktadır. Endonezya'nın bağlantısız duruşu, bölgesel diplomasideki yetkinliğiyle birleştiğinde, çatışmanın arabuluculuğunda yapıcı bir rol üstlenmesini sağlamaktadır. Prabowo yönetimi, dış politika gündeminde Myanmar'a öncelik vererek, barışçıl bir çözüm için ASEAN ve diğer uluslararası ortaklarla yakın işbirliği içinde çalışmalıdır.

 

Sonuç olarak, Myanmar'daki durum istikrarsız olmaya devam etmekte ve çatışmanın yakın zamanda çözülmesi olası görünmemektedir. Çin'in müdahalesi vazgeçilmez olsa da, arabulucu olarak etkinliği konusunda şüphe uyandıran stratejik güdüleri nedeniyle endişeler mevcuttur. Uluslararası toplum, cunta üzerinde diyaloga girme ve demokratik yönetimi yeniden tesis etme baskısını sürdürmelidir.

 

Aynı zamanda, Endonezya da krizin çözümünde önemli bir rol üstlenme potansiyeline sahiptir. Seçilmiş Başkan Prabowo'nun liderliğinde, Endonezya diplomatik nüfuzunu kullanarak barışçıl bir çözümü savunmalı ve Güneydoğu Asya'da önde gelen bir arabulucu olarak kendini konumlandırmalıdır. Bu sayede Endonezya, bölgesel istikrara katkıda bulunabilir ve daha barışçıl, müreffeh bir Myanmar'a giden yolu kolaylaştırabilir.

 

Kaynak: Eurasia Review

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Makalede temsil edilen görüşlerin sorumluluğu yazara aittir, söz konusu yazı ve görüşler Hamaset'in editoryal politikasını yansıtmayabilir.



DİĞER YAZILAR


Haritalar ile belirlenen sınırların ötesinde

2022 © Tüm hakları saklıdır.