Yazar: George Beebe

Çeviri: M. Hulusi Cengiz

Kiev manşetlere çıkmayı başarmış olsa da bu noktada misyonun gerçekte neyi başaracağı belirsiz.

Amerikalılar, Ukrayna'nın Rusya'nın Kursk bölgesine sürpriz bir şekilde girmesini savaşta bir dönüm noktası olarak mı görmeli, yoksa bu olay, Kiev'e zafer olmasa bile çözüm için önemli bir pazarlık kozu sağlayabilir mi? Ukrayna ordusunun çıkmazdan kurtulup daha fazlasını hedefleyebileceği düşüncesi cazip gelse de Kursk saldırısında bu tür umutları haklı çıkaracak çok az şey var.

Ukrayna'nın saldırısının Kremlin'i gafil avladığı, hızla otuz kadar köyün ele geçirilmesine yol açtığı ve yaklaşık 200.000 Rus vatandaşını tahliyeye zorladığı doğru. Ukraynalı yetkililer, 400 mil kareden fazla Rus toprağını kontrol ettiklerini iddia ediyor. Bu ilk başarı, Batılı medya ve tartışma programlarında büyük bir iyimserlik yaratırken, giderek daha fazla cesareti kırılan Ukraynalılara, ordularının savaş alanında inisiyatif alabilecek güce sahip olduğunu gösterdi.

Ancak savaşın seyrini değiştirmek için Ukrayna'nın bu hamlesi, ya Rusya'daki stratejik öneme sahip varlıkları ele geçirmeli veya yok etmeli, ya da çatışmayı sona erdirme müzakerelerinde pazarlık kozu haline gelebilecek toprakları uzun vadede elinde tutmalıdır. Bunların hiçbiri şu anda olası görünmüyor.

Şu ana kadar Rus ordusu, Donbass, Zaporijya ve Kharkiv'deki ana cephelerden Kursk'a çok sayıda asker sevk etmedi. Bunun yerine, Ukrayna'dan çektiği muharebe rezervlerine ve Ukrayna zırhlılarına, asker yığınaklarına, yakıt depolarına ve ikmal hatlarına yönelik hava saldırılarına güveniyor.

Bu strateji, Kiev'in zaten gergin olan insan gücünü, Kursk'taki ilk başarısını pekiştirmek için Ukrayna'daki cephe hatlarına yönlendirmesini etkili bir şekilde engelledi. Ukrayna, saldırıyı desteklemek için hava savunma unsurlarını Rusya sınırına kaydırdı, ancak bu durum, bu unsurları Rus hava saldırılarına karşı savunmasız bıraktı. Sonuç olarak, Ukrayna'nın hızlı ilerleyişi yavaşladı ve ele geçirdiği bölgeyi uzun süre elinde tutma kapasitesi konusunda derin şüpheler doğurdu.

Eğer Ukrayna, Rusya'nın en büyük nükleer santrallerinden biri olan Kursk nükleer santralini ele geçirmeyi başarsaydı, Kremlin üzerindeki pazarlık gücü önemli ölçüde artabilirdi.

Ancak Ukraynalı güçler bu hedefe ulaşmada başarısız oldu ve Rusya'nın santrali savunan güçleri harekete geçirdiği şu günlerde bu hedefe ulaşma olasılığı da oldukça düşük.

Eğer Kursk saldırısı, Putin'i utandırmak ve Rusya içinde savaşı sona erdirmek için siyasi baskıyı artırmak amacı taşıyorsa, bu da pek olası görünmüyor. Rusya'nın Kiev, Kherson ve Kharkiv'den çekilmek zorunda kalması gibi geçmişte savaş alanında yaşadığı gerilemeler, Putin'in popülaritesini çok az etkiledi. Putin, Ukrayna'nın işgalinden bu yana karşılaştığı en utanç verici olay olan 2023'teki Wagner ayaklanmasını bastırarak muhtemelen daha da güçlendi.

Rus televizyonlarının saldırıya ilişkin yayınları, Kremlin'in bu durumu püskürtebileceğinden ve hatta avantajına çevirebileceğinden emin olduğunu gösteriyor. İlk başta saldırıdan etkilenen sivillere yardım ve yer değiştirme çabaları öne çıkarılırken, son günlerde Rusya'nın Ukrayna güçlerine karşı başarılı saldırılarına odaklanıldı.

Sovyet Kızıl Ordusu'nun Nazi işgalcilerine karşı tarihteki en büyük tank savaşını verdiği Kursk'ta ilerleyen İngiliz ve Alman tanklarının görüntüleri, Rusya'da vatanseverlik duygularını körükleyebilir ve Putin'in NATO'nun Ukrayna saldırılarını yönettiği ve mümkün kıldığı yönündeki iddialarını güçlendirebilir.

Aslında, Ukrayna'nın Kursk hamlesi, Rusya içinde savaşı sona erdirmek için baskı yaratmak yerine, Putin'in Ukrayna'daki askeri gücünü tam anlamıyla seferber etme konusunda uzun zamandır eleştiren Rus şahinlerini güçlendirebilir. Bu eleştiriler ve Ukrayna'nın en etkili birliklerini Kursk'a yönlendirmesinin yarattığı kırılganlıklar, Putin'i yavaş yıpratma stratejisinden vazgeçip Ukrayna savunmasını kararlı bir şekilde kırmaya ikna edebilir.

Eğer Beyaz Saray, Ukrayna'nın Kursk saldırılarını Amerika'nın onayı olmadan başlattığı konusunda haklıysa, bu olay Washington'da Zelenskiy'nin riskli hamleler yapmaya eğilimli bir rejim olduğu görüşünü destekleyebilir. Bu da uzun menzilli saldırı silahlarının Ukrayna'ya verilmesinin tehlikelerini ortaya koyar.

20 yılı aşkın bir süre önce General David Petraeus, Irak Savaşı'nın başlamasının ardından ünlü bir meydan okuma yapmıştı: "Bana bunun nasıl biteceğini söyleyin." Ukrayna'daki cevap, bugün, Rusya'nın işgalinin iki buçuk yılı boyunca olduğundan daha net değil.

Kursk saldırısı, Ukrayna'nın hala manşetlerde yer alabileceğini gösterdi, ancak Rusya'nın elindeki toprakların büyük bir kısmını geri almak ve savaşın gidişatını değiştirmek Ukrayna için hala ulaşılması zor bir hedef gibi görünüyor.

Kaynak: Responsible Statecraft

George Beebe, CIA'in Rusya analizi direktörü ve Başkan Yardımcısı Cheney'e Rusya konularında personel danışmanı olarak dahil olmak üzere, istihbarat analisti, diplomat ve politika danışmanı olarak hükümette yirmi yıldan fazla zaman geçirdi. "The Russia Trap: How Our Shadow War with Russia Could Spiral into Nuclear Catastrophe" (2019) kitabının yazarıdır.