GELENEĞİN İZİNDE ANADOLU (1): DOĞUM ÖRNEĞİ

System.Web.UI.WebControls.Label / GELENEĞİN İZİNDE ANADOLU (1): DOĞUM ÖRNEĞİ / GELENEĞİN İZİNDE ANADOLU (1): DOĞUM ÖRNEĞİ / hamaset.com.tr

16 Nisan 2021 Cuma

721 Görüntüleme

KÜLTÜR

GELENEĞİN İZİNDE ANADOLU (1): DOĞUM ÖRNEĞİ / hamaset.com.tr

Türk milletinin güçlü bir kültürel yapıya sahip olması, Türkistan’dan Anadolu’ya kadar çok geniş bir alanda gelenek olgusunun sürmesine neden olmuştur. Bu yazıyla başlatacağımız seri ise, Anadolu coğrafyasının geleneksel yapısını doğum, düğün, ölüm minvâlinde anlatmayı amaçlamaktadır. Konuya ilk olarak evliya kültü ve ağaç motifiyle başlanacak ve süreklilik bu şekilde sağlanacaktır.

Bu yazıda ilk olarak bahsedilecek konu ise, doğum ekseninde ortaya çıkan geleneklerdir. Doğum, Türklerde büyük önem atfedilen aile olgusunun temel dayanak noktasıdır. Türk milletinin geleneksel yapısı sayesinde doğum, sıra dışı gelenekler ile bezenmiştir.

SATİ VE SATILMIŞ İSİMLERİNİN KÖKENİ

Doğum olayına aile ocağının devamlılığı noktasında büyük önem veren Türk insanı, özellikle erkek çocuk dileğiyle çeşitli geleneklere başvurmuştur. Geleneksel yapının büyük ölçüde sürdürüldüğü Anadolu coğrafyasında evliya kültü vasıtasıyla ortaya çıkan ziyaret ritüeli gebe kalma amacıyla başvurulan önemli mekânlardan biri hâline gelmiştir. Bu noktada çocuğu olmayan kadınların sıklıkla evliyayı ziyaret ettiği ve ulu bir kişi vasıtasıyla yaratıcısından dilekte bulunduğu tespit edilmiştir. Konuya dair dikkat çekici olan husus ise, ziyaret ritüeli vasıtasıyla gebe kalan kadınların kız çocuklarına Sati; erkek çocuklarına Satılmış ismini vermeleridir.

Ad koyma geleneğinin satmak fiiliyle bağdaştırılması meselenin inançsal boyutunu oluşturmaktadır. Daha net bir ifadeyle, modern tıbba erişim noktasında sıkıntı yaşayan Anadolu insanı anne ve bebek ölümlerini engellemek amacıyla inançsal bir set oluşturmuştur. Bu şekilde yaradanın sevdiği ulu kişi vasıtasıyla dilekte bulunulmuş ve eğer çocuk sahibi olunursa onun tekkeye satılacağı söylenmiş böylece bebek ulu kişinin koruması altına alınmıştır.

YER-SU KÜLTÜ

Ağaçlara çaput bağlama geleneği ise, İslâm öncesi Türk kültürünün bir getirisidir. Gök Tanrı dinî sistemi içerisinde yer-su kültlerine duyulan saygı ve Şamanizm inancında görülen ulu bir dağa, ağaca, göl veya kayaya duyulan hayranlık, her birinin ruh sahibi olduğu düşüncesini ortaya çıkararak yer-su kültlerini meydana getirmiştir.

Şamanist inanç ögelerinin Anadolu’da İslamî bakış altında sürdürülmesi, ziyaret ritüeli ile birleştirilmiş ve ağaca çaput bağlama geleneği ortaya çıkmıştır. Bu şekilde kutsal ağaç motifinin evliya mezarlarının yakınından seçilmesi ise Anadolu coğrafyasında kutsalların birbirini desteklediğinin en önemli göstergesi olmuştur.

AĞACIN KUTSALLIĞI

Türk kültüründe türbe kutsallığı, ata ruhunun kutsal kabul edilmesiyle ortaya çıkmıştır. Diğer yandan Gök Tanrı dinî sistemi içerisinde yer-su kültlerinin kutsal kabul edilmesi sonucu ağaca da kutsallık atfetmiştir. Böylece türbe ve ağaç kutsallığı birbirini desteklemiş ve Anadolu coğrafyasında yaşayan Türk milleti dilek ve isteklerinde ağaç motifini sıklıkla kullanmıştır. Gerek İslâm öncesi Türk kültürü gerekse İslâmî motiflerin etkisi sonucu türbe mimarisi minvâlinde şekillenen bir gelenek ortaya çıkmıştır.

TÜRBE ZİYARETLERİ TAPINMA RİTÜELİ DEĞİL

Anadolu coğrafyasında özellikle doğum minvâlinde ortaya çıkan geleneklerde dilek/istek amacıyla türbelerin ziyaret edilmesi durumuna sıklıkla rastlanmaktadır. Türbe ziyaretleri hususunda önemle belirtilmelidir ki Anadolu’da yaşayan halk bunu bir tapınma ritüeli olarak gerçekleştirmekten ziyade bir saygı-korku harmanı şeklinde sürdürmektedir. Türkistan coğrafyasından getirilen geleneksel yapının İslâmî kisveyle devam ettirilmesi sonucu eren/evliya kültü ortaya çıkmış ve bu mekânlar dinî anlamda özel bir önemle bezenmiş, halk da bu kutsallığı sürdürmüştür.

Ağacın kutsallığına ise Türk kültürlü halkların tamamında rastlanmakla birlikte Anadolu coğrafyasında genellikle tekke/türbe mimarisi eksenli gelişim göstermiştir. İslâm öncesi Türk milletinin dinî sisteminde önemli bir yere sahip olan ağacın doğum törenleriyle birleştirilmesi ise Şamanist inanç ögelerinin büyük bir özen ve önemle sürdürüldüğünün en büyük örneği olmuştur.

Konuya dair bilgi sahibi olmak isteyenler için birkaç okuma önerisini buraya bırakıyorum.

-Ülkü Gürsoy, “Türk Kültüründe Ağaç Kültü ve Dut Ağacı”, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi, 2012, S.61.

-Seher Arslan, “Türk Kültüründe Ağaç Kültü ve Hayat Ağacı”, Uluslararası Sosyal ve Eğitim Bilimleri Dergisi,

-Selahattin Döğüş, “Anadolu’da Hızır-İlyas Kültü ve Hıdırellez Geleneği”, Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Velî Araştırma Dergisi, 2015, S.74



Yazara Ait Diğer Yazılar

DİĞER YAZILAR


Haritalar ile belirlenen sınırların ötesinde

2022 © Tüm hakları saklıdır.