MALİ’DE TERÖR OLAYLARI: HER ŞEY ONDAN SONRA BAŞLADI
Yıl 2011. Fransa ve yandaşlarının bin bir türlü yalanı bahane ederek Libya’da iç savaş çıkarması ve dönemin Libya cumhurbaşkanı Muhammed el-Kaddafi’yi hunharca katletmesiyle birlikte komşu ülkelerin de kaderi değişecekti. Nitekim bu olaydan bir süre sonra Mali’nin Sahil bölgesinde terör olayları patlak vermiştir. Ancak bu Mali için beklenmedik bir durum değildi. Planlar yıllar önceden yapılmıştı. Mali, 1960’ta bağımsızlığını kazandıktan sonra Fransa karşıtı fikirleriyle cumhurbaşkanı Modibo Keita 20 Ocak 1961’de Fransızları ülkeden kovmaya başlamıştır. Eylül 1961’de ülkeden ayrılan son Fransız birliklerin söylediği bir söz akıllarda kaldı: “Bu son gidişimiz olmayacaktır, er ya da geç bu toprakları geri alacağız”. Fransızlar o günden beri Mali’ye geri gelmek için bahane arıyordu.
FRANSA SİLAHLI ÖRGÜTLERE NE VAAT ETTİ?
Mali’nin kuzeyindeki Tuareg ve Arap grupları kuzeyde bağımsız Azawad devleti kurmak için 1963, 1990 ve 2006 yıllarında aralıklı olarak hükümete karşı isyan etmişler fakat başarılı olamamışlardı. Ancak Libya’nın yıkılışından sonra Fransa gizlice, çatışmalara katılan silahlı örgütlere Mali’nin kuzey bölgesini bağımsız bir vatan olarak vereceğini vaat etmişti.
HALK KARŞI ÇIKSA DA BAŞKAN DİNLEMEDİ
Fransa, dönemin Mali cumhurbaşkanı Amadou Toumani Toure’yi ikna ederek Libya’da çatışmalara katılan silahlı örgütlerin Mali’nin Kuzey bölgesinde geçici olarak ikamet etmelerini sağladı. Mali halkı her ne kadar bu durumun bölgedeki güvenliği tehdit edebileceği gerekçesiyle bu tür örgütlerin ülkeye girmesine karşı çıksa da Başkan Toure halkı dinlemedi ve örgütlerin Mali’ye girmelerine izin verdi.
Ülkeye yerleşen bu silahlı örgütlerin liderleri, Libya’da yetişmiş ve çatışmaya katılmış olan Ag Bahanga, Iyad Ag Ghaly, Mahmoud Ag Aghaly gibi tecrübeli savaşçılardı. Zamanla güçlenen örgütler bölgedeki yerel isyancılarla birleşerek hükümete karşı isyan çıkarmaya başladılar. Mali ordusu ne kadar uğraşsa da ağır silahlarla donatılmış ve daha tecrübeli olan isyancılara karşı koyamadı ve çok sayıda kayıp verdi.
Çatışma bölgelerinde yaşayan binlerce sivil halk yerlerinden kaçarak diğer şehirlere veya komşu ülkelere sığınmaya başladılar.
SEÇİME BİR HAFTA KALA YAPILAN DARBE
Hükümetin isyanları bastırmada yetersiz kaldığı gerekçesiyle yeni cumhurbaşkanı seçimine birkaç hafta kala, 21 Mart 2012 tarihinde Yüzbaşı Amadou Haya Sanogo’nun komutasındaki bir grup asker darbe yaparak yönetime el koydu. Devlet başkanı Amadou Toumani Touré Senegal’e kaçtı. Yerine geçen Yüzbaşı Amadou Haya Sanogo kısa bir süre içinde yönetimi sivillere devretti. Ancak bağımsız bir devlet kurmak isteyen Tuareg isyancıları başkentteki kaosu fırsat bilip, kuzeydeki Kidal, Gao ve Timbuktu gibi büyük şehirleri tamamen kontrol altına aldı. Tuareg isyancıları 6 Nisan 2012'de Ulusal Azawad Kurtuluş Hareketi (National Movement for the Liberation of Azawad/ MNLA) olarak bağımsız Azawad devletinin kuruluşunu ilan ettiler.
İsyancılar, UNESCO Dünya mirası listesinde olan Timbuktu’da çok sayıda el yazma eseri yakıp tahrip etti. Aynı zamanda birçok evliya türbesini de yıktılar.
FRANSIZ BAYRAKLARI DALGALANIYORDU
12 Nisan 2012 tarihinde geçiş dönemi başkanlık görevine başlayan Dionkunda Traore de isyanları bastırmada çaresiz kaldı ve isyancılar sadece kuzeyde kalmayıp güneye doğru ilerlemeye devam ettiler. Başkent Bamako’yu ele geçirecek derecede ilerleme kaydeden isyancıları durdurabilmek için Başkan Traore acilen Fransa hava kuvvetlerine bağlı savaş uçaklarını destek için çağırdı. Bu çağrı üzerine gelen Fransa güçleri Mali halkı tarafından sevinçle karşılandı. Her tarafta Fransa bayrakları dalgalanıyordu. Birçok kişi yeni doğan bebeklerine dönemin Fransa başkanı olan François Hollande adını verdi.
MALİ ORDUSUNA ENGEL
Ocak 2013 tarihinde Mali ordusu ve “SERVAL” adı altındaki Fransız askeri birlikleri, isyancı gruplara karşı karadan ve havadan vurmaya başladılar. 4 bin askerin yer aldığı operasyonda kısa sürede üstünlük sağlandı. İsyancılar ve diğer terör grupları geri püskürtüldü. Mali ordusu ve Fransız birlikleri Kidal’a doğru ilerledi. Mali halkı bu askeri zaferi büyük bir sevinçle karşıladı.
Fakat Mali ordusunu Kidal’de bir sürpriz bekliyordu. Fransız birlikleri, Mali ordusunun Kidal’e girişini yasakladı. Fransızlar burada kendi askeri üslerini kurdular ve bütün bölgeyi kontrol altına aldılar. Büyük bir şaşkınlık vardı.